Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1980/1600
K: 1980/6365
T: 15.05.1980
  • VEKİLLİK GÖREVİ, NİTELİĞİ
  • VEKİLLİĞİN SONA ERMESİ
  • VEKİLLİKTEN UZAKLAŞTIRMA VE ÇEKİLME
  • HAKLI UZAKLAŞTIRMA
ÖZET: 1- Vekil; üzerine aldığı işi, özel bir önem, sadakat ve özenle ifa yükümü altındadır. Bunun yarattığı güven ilişkisinin sarsıldığı anda kanun müvekkile azil yetkisi tanımıştır.
2- BKm. 39611'e göre vekaletten azil ve istifa her zaman caizdir.
3- Vekalete özgü bir sona erme sebebi olarak belirtilen "azil ve istifa", vekalet ilişkisini ileriye doğru sona erdiren bozucu yenilik doğuran" bir hukuki işlemdir.
4- Vekalet sözleşmesi; vekile özenle iş görme görevini yüklediğinden, özel bir görev ilişkisinin varlığını gerektirir ve vekile karşı güvenin sarsılması halinde de tek taraflı bir irade beyaniyle ve sebeb gösterilmeksizin her zaman ortadan kaldırılabil ir.
5- Kural olarak fesih ihbari, muhataba tebliğ edilmekle taraflar arasındaki sürekli asli edim [iş görme borcu] sona erer, ancak tüm borç ilişkisini hukuk alanından silmez; tarafların sözleşmeden doğan yan yükümlülüklerinin (görülmüş işin hesabını verme ve ücreti ödeme gibi) meydana getirdiği dar anlamdaki borçlar devam eder.
6- Azilnamede, azil nedenlerinin gösterilmemiş olması bilahare açılan ücret davasında azim haksızlığının ispatı için gösterilen delillerin incelenmesini engellemez.
7- Mil ile borç muaecel olur.
(818 s. BK m. 396/1, 161)
(1136 s. Av. K m. 174)
Taraflar arasındaki alacak davası nedeniyle yapılan yargılama sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı 51086 liranın faiziyle birlikte davalı fabrikadan alınarak davacılara ödenmesine ilişkin hükmün süresi içinde davalı fabrika avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşuldu
Davacı avukat, davalı müvekkili şirketin haksız asli nedeni ile ödenmesi gerekli olan 51.165 lira avukatlık ücretinin davalıdan tahsilini talep etmiştir. Yerel mahkeme "azlin nedenlerinin azilnamede gösterilmemiş olması ve davacının kusurunun dahi bulunmadığı" gerekçesi ile 51.086 liranın tahsiline karar vermiştir.
1- BK.nun 396/1. maddesinde (vekaletten azil ve ondan istifa her zaman caizdir) hükmü getirilmiştir. Vekalete özgü bir sona erme sebebi olarak belirtilen "azil ve istifa", vekalet ilişkisini ileriye doğru sona erdiren bozucu yenilik doğuran işlemlerdir. Vekalet sözleşmesi vekile özenle iş görme görevini yüklediğinden, özel bir güven ilişkisinin varlığını gerektirir ve vekiline karşı güvenin sarsılması halinde de tek taraflı bir irade beyanıyla ve sebeb gösterilmeksizin her zaman ortadan kaldırılabilir (Haluk Tandoğan Borçlar Hukuku. Özel Borç Münasebetleri C: II-s. 396), (Özer Seliçi-Borçlar Kanununa Göre Sözleşmeden Doğan Sürekli Borç İlişkilerinin Sona Ermesi - s. 133-135).
Aslında, sebep gösterilmeksizin gönderilen 30.4.1976 tarihli azilname ile vekalet ilişkisinin sona erdiği taraftar arasında çekişmesizdir. Hukuk kurallarına uygun bir sonuca ulaşabilmek için fesih ihbarının [azlin], dava konusu avukatlık ücret alacağına etkisinin de tartışılması gerekir. Kural olarak fesih ihbarı, muhataba tebliğ edilmekle taraflar arasındaki sürekli asli edilmiş görme borcunu] sona erdirmekle beraber, tüm borç ilişkisini hukuk sahasından silmez. Tarafların sözleşmeden doğan yan yükümlülüklerinin (görülmüş işin hesabını verme ve ücreti ödeme gibi) meydana getirdiği dar anlamdaki borçlar devam eder (Haluk Tandoğan-age- 380, 381) - (Özel Seliçi-age- 118). Bu nedenle azit ile birlikte, taraflar arasında Avukatlık Yasasının 174. maddesi uyarınca (haksız azil halinde avukatın ücretin tamamını isteme hakkı) yani yasal cezai şart niteliğindeki borç (dar anlamda) devam eder. İşte azle rağmen, dar anlamda bir borç olarak devam eden avukatlık ücret alacağına azlin tesiri, onu ödenmesi gerekti (muaccel) borç haline getirmesidir. O halde azlin asıl amacı temsil yetkisinin geri alınması suretiyle sürekli borç ilişkisini son erdirmektir. Bu nedenle dar anlamda bir borç niteliğinde bulunan (vekilin) ücret alacağı, azil ile meydana gelmiş bir borç niteliğinde değildir. Çünkü ücret borcu aslında azilden evvelde vardı ve ancak azil onu muaccel hale getirmiştir. 0 halde, bir taraftan vekalet ilişkisini sona erdiren azlin neden göstermeksizin tek taraflı bir beyanla yapılabilmesi ve gerekse azil işleminin ücret alacağına (onu muaccel hale getirmekten başka) bir etkisinin olmaması karşısında, azilnamede azlin nedenlerinin gösterilmesi veya gösterilmemesinin bu davaya etkisi olduğu düşünülemez. Buna rağmen yerel mahkemenin, azilnamede gösterilmeyen azil sebeblerinin sonradan avukatlık ücret davasında ileri sürülemeyeceği ve incelenemeyeceğini kabul edilmesi ve bu yolda dairemizin yukarıda belirtilen gerekçe ve görüşleri taşımayan terk edilmiş ve uygulanmayan bir kararına dayanması yasaya aykırıdır.
2- davalı şirket savunmasında, davacıyı haklı nedenlerle azlettiğini ileri sürdüğüne göre üzerinde durulması gereken ikinci sorun, azlin haklı olup olmadığının tesbitidir.
Yukarıda da belirtildiği gibi; vekil üzerine aldığı işi, özel bir önem, sadakat ve özenle ifa yükümü altındadır. Bunun yarattığı güven ilişkisinin sarsıldığı anda kanun müvekkile anı yetkisini tanımıştır (BK. 396/1). Ancak haksız azil halinde Avukatlık Yasasının 835 maddesi gereğince avukatlık ücretinin tamamının ödenmesi gerekir. 0 halde avukat, kusur veya ihmalinden dolayı azledilmiş ise, ücret ödenmesi gerekmez. Davacı avukat davalı müvekkilinin birden fazla dava ve icra işlerini takip etmiştir. Yerel mahkeme işlerin görülmesinde davacının kusuru bulunmadığını kabul etmiş isede; bu olayda gerçekleşen olgular bilakis azlin haklı olduğunu kanıtlamaktadır. Şöyleki;
a)- 971/722 sayılı icra dosyası, 15.2.1972 tarihinden azil tarihi olan 30.4.1974 tarihine kadar iki yıldan fazla bir süre takip edilmemiş ve azilden sonra ancak yeni vekil tarafından yenilenmiştir.
b)- 971/723 sayılı icra dosyası, 2.2.1972 tarihinden sonra takip edilmemiş ve azil tarihinden sonra yeni vekil tarafından takip edilmeye başlanmıştır.
c)- 973/8 sayılı icra dosyası, borçlunun malları haciz edildikten sonra (28.2.1974) azil tarihine kadar iki ay dosya üzerinde hiç bir işlem yapılmamıştır.
Hal böyle olunca, icra kovuşturmalarını bu derece takipsiz bırakan davacının azledilmesinin haklı bir nedene dayandığı gerçekleşmiş bulunmaktadır. Dairemizin yerleşmiş uygulamalarına göre, dava ve icra işlerinin yasal bir sebeb olmaksızın uzun süre takipsiz bırakılması öteden beri kusurlu davranış sayılmaktadır (4. HD. 18.2.1970 tarih E. 8436, K. 9466 ve 26.2.1979 tarih E. 9577, K. 13130 sayılı kararları). Mahkemenin anılan maddi .ve hukuki olgulara ters düşer şekilde davacının iş görme borcunu kusursuz olarak yerine getirdiğini kabul ile isteğe hükmetmiş olması da ayrıca bozmayı gerektirir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın bir ve ikinci bentlerde gösterilen nedenlerle davalı yararına (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek olmadığına ve peşin harcın istek halinde geri verilmesine 15.5.1980 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini