 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1980/10022
K: 1980/12779(Niteliği)
T: 11.11.1980
- AİLE BAŞKANININ SORUMLULUĞU (BİRLİKTE - ARD-ARDA [MÜTEVALİ] BAŞKANLIK)
- OKUL YÖNETİMİNİN BAŞKANLIĞI
ÖZET: 1) - Her ailede genellikle bir aile başkanı vardır.
2)- Birlikte başkanlık, birden çok sahip ve yönetici bulunan kurumlarda veya iki ya da daha fazla kardeş tarafından eşit şekilde yönetilen ailelerde görülür. Birlikte başkan olanlar, küçüğün haksız eylemi sonunda doğan zarardan müteselsilen sorumludurlar.
3)- Birlikte başkanlık durumu ayrık olmak üzere hiç kimse, aynı anda birbirinden ayrı birden fazla aile başkanına tabi olamaz. Ancak bir kimsenin ardarda [mütevali] bir suretle farklı. aile başkanlarına tabi olarak yaşaması mümkündür örneğin; küçük bir çocuk gündüzleri yanında çırak olarak çalıştığı ustasının; keza okulda iken okul yöneticisinin ve her iki halde de eve döndükten sonra kendi ailesinin başkanlığına tabidir.
4)- Ancak ard-arda [mütevali] bir surette aile başkanı olanlar arasında müteselsil sorumluluk söz konusu değildir.
(743 s. MK m. 320)
(818 s. BK m. 50, 51)
Taraflar arasındaki tazminat davası nedeniyle yapılan yargılama sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı 292664 lira 41 kuruşun faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine ilişkin hükmün süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşuldu
Dava, MK.nun 320. maddesinin 1. fıkrası uyarınca aile reisinin sorumluluğuna dayanmaktadır. Davalının riyaseti altında bulunduğu ileri sürülen küçük kızı Ayten'in elindeki kalem fırlayıp davacı Kadriye'nin gözüne batarak uzuv tatiline sebep olmuştur.
Olay 'bir okulda, her iki çocuğun sınıfta ve aynı sırada yanyana oturdukları anda gerçekleşmiştir. Bilindiği gibi, birlikte başkanlık durumu ayrık olmak üzere hiç kimse aynı anıda birbirinden ayrı birden Çek aile başkanının riyaseti 'altında bulunamaz. Zira aynı kişinin aynı anda birden çek aile ile 'bir arada yaşaması eşyanın tabiatına aykırıdır. Ancak bir kimsenin ardarda [mütevali bir surette] farklı aile başkanlarına tabi olarak yaşaması mümkündür. Mesela; Küçük bir çocuk gündüzleri yanında çırak olarak çalıştığı ustasının geceleri ise evinde yatıp kalktığı ailesinin başkanlığına veya bir öğrenci okulda iken okul idaresinin .ve eve döndüğünde ise ailesi başkanının başkanlığına tabidir. Hal böyle olunca mütevali 'bir surette aile başkanı olanlar arasında müteselsil sorumluluk söz konusu 'değildir (Bakınız Mehmet Ünal - Türk Medeni Hukukunda Aile Başkanının Sorumluluğu - Ankara 1979, sahife 57 vd.). Dairemizin 'bu günkü uygulaması da bu doğrultudadır.
O halde, davalı aile reisinin riyaseti altındaki küçük Ayten'in işlemiş olduğu eylemin okulda ve okul idaresinin gözetimi altında iken gerçekleşmiş bulunduğu gözönünde tutularak davanın husumet yönünden reddine karar verilmek gerekirken, kabul edilmiş olması yasaya aykırıdır.
Sonuç: Temyiz olunan kararın gösterilen nedenle (BOZULMASINA), bozma nedenine göre öteki yönlerin incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve peşin harcın istek halinde geri verilmesine 11.11.1980 gününde oybirliğiyle karar verildi.