 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
2. Hukuk Dairesi
E: 1980/2769
K: 1980/4301
T: 22.05.1980
DAVA : Bedri ve Sudiye ile Cevdet ve Erol arasındaki mirasta iade davasını bozma üzerine yapılan muhakemesi sonunda verilen hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiş, temyiz tetkikatının mürafaa icrası suretiyle tetkiki davacılardan Cevdet tarafından istenilmekle, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : 1 - Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2 - MK.nun 605. maddesi uyarınca davalının bedel ödeme yolunu seçmesi halinde yapılacak iş, terekenin net tutarı üzerinden davalının hem miras payının hem de teberru edilipte terekeye iadesi gerekmiyen şeyin ölüm günündeki değerinin ayrı ayrı tesbit olunması, bu işlem tamamlandıktan sonra karşılaştırma yapılması, eğer iadesi gerekli miktar, miras payından az ise, miras payına düşenden mahsubuna karar verilmesi, aksi halde (MK.nun 606. maddesinde yazılı ayrık durum söz konusu değilse) miras payını aşan bölümün miras payları oranında davacılara ödenmesine hükmedilmesinden ibarettir. Bilirkişi raporunda belirtildiği gibi davalıların her birinin miras payı 275.500 lira olup, terekeye iade etmeleri zorunlu miktar ise 60'ar bin liradır. Şu durumda davalıların miras payları terekeye geri verilecek miktardan az bulunduğuna göre, ödeme kararı verilmesi gerekirken, kanun; bir dayanağı olmayan depo kararı verilmesi ve mehle uyulmadığından da söz edilerek "davalıların malı terekeye iade etmelerine" hükmolunması usul ve kanuna aykıdır.
3 - Kesin mehlin hukuki sonuç doğurabilmesi için ara kararında ne yapılması gerektiğinin açıkça belirtilmesi zorunludur. Oysa, bedel yatırılması ile ilgili ara kararında bedelin ne olduğu ve nereye yatırılacağı açıklanmamıştır. O halde bu yönü ile mehil geçersiz olduğu gibi, bilirkişi raporunda iadesi gerekli miktar mahkemenin takdirinde terk edilecek şekilde, iki ayrı rakam olarak ifade olunduğu için mahkemece bu konuda takdir hakkı kullanılıp depo edilecek miktar bildirilmediğinden ötürü de mehil yine geçerli olamaz. Bu bakımdan geçersiz mehle uyulmaması, bir hakkın düşümüne imkan vermez. Bu yönlerin gözetilmemiş olması da kabul şekli bakımından usul ve kanuna aykıdır.
4 - MK.nun 605. maddesinde, bedelin peşin yatırılmaması halinde malın aynen terekeye iade edileceğine ilişkin bir hüküm yoktur. Mahkemenin kendiliğinden ve kanunda bulunmayan bir kural koyması hükümsüz olup, kanuni dayanağı olmayan bir işlem için mehil verilmiş olması da yine kabul biçimi itibariyle bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Temyiz edilen kararın gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, ve duruşma için takdir olunan üçbin lira vekalet ücretinin davacılardan alınıp davalılara verilmesine, 22.5.1980 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.