 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E: 1980/9988
K: 1980/10357
T: 09.09.1980
DAVA : Taralfar arasında görülen davada; davacı Hazine, kaden malik olduğu 1521 parsel sayılı taşımaza davalını haklı bir neden olmaksızın elattığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesini ve ecrimisil tahsilini istemiştir Davalı, davanı reddini savunmuştur.
Mahkeme, toplana delilere göre elatma isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğini ise reddine karar vermiştir.
Karar, taraflarca temyiz olunmuştur. Tarafların temiz isteklerinin süresi içinde yapıldığı görülmeke dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR : 1 - Davacı Hazine, dava konusu 1521 parsel sayılı taşınmazın kayden maliktir. Davalının, davacı Hazine'ye ait 1521 parsel sayılı taşınmaza haklı ve geçerli bir neden olmaksıın elattığı uzman bilirkişi eliyle kadastral yöndtelere uygun biçimde yapılı çap uygulaması ile saptanmıştır. O halde davalının nizalı taşınmaza el atmasının önlenmesine karar verilmesi, doğrudur. Davalının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle hükün elatmanın önlenmesine ilşikin yönünün ONANMASINA,
2 - Davacı Hazine'nin temyizine gelince; Dava 1977 yılında açılmış olup, Hazine vekili duruşmada ecrimisil isteğinin 1967-1972 yıllarına ait bulunduğunu ildirmiştir. Davalı vekili davaya süresi içinde cevap vermemiş olmasına karşın, davacı vekilini ecrimisil isteğine ilişkin açıklamada bulunduğe oturumda ecrimisil isteği yönünden zamanaşımı def'inde bulunmuştur. Davacı vekili zamanaşımı def'inin, savunmanı genişletilmesi niteliğinde olduğundan bahisle, bu def4i kaul etmediğini söylemiş ve karşı koymuştur. zamanaşımı savunması HUMK.nun 187. maddesinde yer alan ilk itirazlardan değildir. bu nedenle her zaman ileri sürülebilir. Ne var ki, kural olarak zamanışımı savunması, süresi içinde verilecek cevap layihasında ilerisürülmemesi halinde kabulü karşı tarafın muvafakatına bağlıdır.
HUMK.nun 202/2. maddesi gereğince, davacını razısa olmaksızın savunmanın genişletilmesi ve değşitirilmesi olanaksızdır. Savunma nedenlerinin yasanın öngörüldüğü süreler geçtikten sonra ileri sürülmesi, diğer bir söyleyişle savunmanın genişletilmesi bazı kayıt ve koşullarla olanaklıdır. Terk kayıt ve koşulda saunmanın geniletilmesine, karşı tarafın muvafakatı olgusudur. Eğer karş taraf buna muvafakat etmemiş ve karşı koymuş ise bu takdirde mahkemenin artık zamanaşımı savunmasını reddetmesi gerekir.
Olayda davacı Hazine vekili yukarıda açıklandığı üzere davalının süresi içinde ileri sürülmeyen zamanaşımı savunmasına karşı koyduğuna göre, Hazine'nin ecrimisil isteğini incelenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi zorunludur. Bu yön düşünülmeden ecrimisil isteğinin reddinde isabet yoktur. Davacı Hazine'nin temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile hükmün bu nedenle BOZULMASINA ve peşin harcın iadesine 9.9.1980 gününde oybirliğiyle karar verildi.