 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E: 1980/12404
K: 1980/12137
T: 09.10.1980
DAVA : Taraflar arasında görülen davada; davacı Vakıflar İdaresi, tapuda 1 parsel numarası ile kayıtlı olup maliki bulunduğu Kapıcamii'nin eski eser niteliğindeki şadırvanının, davalı derneğin yeniden yapmak üzere yaktığını, ancak şadırvanın yapılan kısmının eski şekline uymadığından bahisle yıktırılmak suretiyle elatmanın önlenmesini ve önceki özgün (orjinal) parçalarının şadırvanın eski durmuna uygun biçimde yaptırılabilmesi için geri verilmesini istemiştir.
Davalı dernek, dava konusu şadırvanın Kapıcamii'ne ait 1 parselin kapsamı dışında kaldığını ve eski eser niteliğinde olmadığını ileri sürerek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, nizalı şadırvanın Kapıcamii'ne ait 1 sayılı parselin kapsamı dışında kaldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Temyiz isteğinin süresi içinde olduğu görülmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
KARAR : Konya'da Kapıcamii adıyla bilinen (maruf) Cami'nin ve dava konusu şadırvanın 1710 sayılı Yasa gereğince eski yapıt (eser) niteliğinde bulunduğu, bu hususta yetkili ve son söz sahibi olan Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu'nun dosya içerisindeki yanıtından anlaşılmaktadır. Esasen bu yön taraflar arasında uyuşmazlık konusu değildir.
Cami, şadırvan ve benzerleri bir ulusun geçmişi ve geleceği ile bağlantısını sağlayan ve günümüzde örnekleri gittikçe azalan ulusal öğünç kaynağı, ata yadigarı tarihsel yapıtlardır.
Soruna bu anlayışla yaklaşıldığında; bu tür yapıtların aynen korunması her yurttaş ve kuruluşun ulusal bir ödevi olmak gerekir. Özellikle Ulus adına adalet dağıtan yargı organlarının bu konular üzerinde titizlikle durarak, elden gelen özeni göstermeleri bir zorunluluktur.
Hal böyle olunca dava konusu şadırvanın bütünlüğünü, kullanılabilirliği, eski yapıt niteliğini yitirmemesi ve Tük-İslam Mimari Tarzı'nın bir örneğini yansıtması yönünden; yine eskiyapıt niteliği tartışmasız olan davacı idareye ait camiden soyutlanmasını olanaklı bulunup bulunmadığının, oluşturulacak uzman bilirkişiler aracılığı ile saptanması ve varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gereklidir.
Mahkemece, bu yönde bir inceleme ve araştırma yapılmadan ve 1710 sayılı Yasa hükümleri göz önünde tutulmadan, salt, şadırvanın davacı Vakıflar İdaresinin mülkiyetindeki camiye ait 1 sayılı parselin kapsamı dışında kaldığı gerekçesine dayanılıp, eksik inceleme ve soruşturma ile yetinilerek, yazılı olduğu üzere davanın reddine karar verilmesi isabetsizdir.
Davacı idarenin temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin harcın iadesine 9.10.1980 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.