DAVA : Taraflar arasında görülen davada; davacılar, tapulamaca miras bırakanları Hakkı adına tesbit edilen 477 parsel kapsamı içerisinde kalması gereken bir kısım yerlerinin davalı namına tesbit gören 475 parsele dahil edildiğinden bahis ile tapulama tesbitinin düzeltilmesini istemişlerdir. Davalı gerek kendisinin ve gerekse davacılardan miras bırakanlarının tapulama tesbitinden sonra iktisapta bulunduklarını bu nedenle davanın reddi gerektiğini savunmuştur.

Mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle dosya incelenip gereği düşünüldü:

KARAR : 477 parsel sayılı taşınmaz tapulamaca 17.4.1971 tarihinde Mehmet adına tesbit ve tescil edilmiş, 475 parsel sayılı taşınmaz ise aynı tarihte ahmet namına tesbit görmüştür. Tapulama temsbitinden sonra 477 parseli 18.4.1972 tarihinde davacıların miras bırakanı olduğu ileri sürülen Hakkı, 475 parselide davalı Ayşe satış yolu ile iktisapta bulunmuşlardır. 477 parsel maliki Hakkı'nın davacıların murisi olduğu hususunda bir veraset belgesi ibraz edilmemiş isede bu yönde taraflar arasında bir uyuşmazlık yoktur. Davacıların miras bırakanı Hakkı tapulam tesbitinden sonra çapa göre iktisapta bulunduğuna nazaran davacılar tesbitin dayanağı olan murislerini bayiine ait tapu kaydına dayanarak iptal ve tescil isteyemezler. Bu nedenle davanın reddi doğrudur. Temyiz itirazı yerinde değildir. Reddi ile hükmün ONANMASINA, 22.9.1980 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Diğer Bölümlerimiz +
Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini

Yargıtay Kararları 2007 2006 2005 2004 2003 2002 2001 1999 1998 1997 1996 1995 1994 1993 1992 1991 1990 1989 1988 1987 1986 1985 1984 1983 1982 1981 1980 1979 1978 1977 1976 1975 1974 1973 1927-1972