 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E: 1980/2348
K: 1980/2403
T: 18.11.1980
DAVA : Taraflar arasındaki davanın Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce görülerek mahkeme ilamında belirtilen gerekçelere binaen verilen 27.6.1980 tarih ve 36/395 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı avukatı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili 16.1.1978 gününde kaydı yapılan dava dilekçesinde, davalı Orta Doğu Teknik Üniversitesi Rektörlüğü ile davacı yüklenici arasında düzenlenen 23.10.1975 günlü eser sözleşmesi ile, davacının Gaziantep Mühendislik Fakültesi Lisan Okulu Binası'nın yapımını üstlenhdiğini, işyerinin sözleşme uyarınca 7 gün içinde teslim edilmesi gerekirken, bu teslimin 22.11.1975 tarihinde 24 gün gecikme ile yapıldığını arkasından da yer teslimindeki yanlışlık nedeniyle inşaatın durdurulduğunu, yeni yer tesliminin ise, ancak 18.3.1976 tarihinde 4 ay 18 gün geçtikten sonra yapıldığını, böyle olmasına rağmen aradan geçen sürenin sözleşme gereğince işin bitirilme süresine ilavesi hususundaki başvurusu üzerine davalı tarafından ancak 2 aylık süre tanınmış ve kabul edilmiş olduğunu, kış mevsimi dolayısiyle çalışılamıyacak günler nazara alınmadığı gibi, 18.3.1976 gününden sonra vukua gelen sel baskını sonucu, açılan temellerin millerle dolması nedeniyle, bunların temizlenmesi için süre uzatımı isteminin de davalı tarafından kabul edilmediğini ve 31.10.1977 günlü çekilen ihtarla 15 gün içinde işe hız verilmesinin istendiğini, aksi halde sözleşmenin bozulacağının bildirildiğini beyanla, saklı tuttuğu istemlerini saydıktan sonra ayırarak sonuçta; davalı elinde bulunan teminat mektuplarının paraya çevrilmesini ve bunlara davalının muarazasının men'ini, tedbirin devamını, ticari faiz, mahkeme masrafı ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini istemiştir.
Davalı vekili ise savunmasında; inşaat yerinin değiştirildiğini kabul edilerek, bunun için ek süre verilmiş olduğunu, sel dolayısiyle zaman yitirilmesi yolunda süre uzatımı için, sözleşmenin ön gördüğü süre içerisinde davacı tarafından başvurulmadığını, iş programının zamanında onaylanmamasına davacıya süre uzatımı isteme hakkı vermiyeceğini, işin bitim tarihinin geçmesine rağmen işin bitirilmemesi üzerine davacıya gerekli uyarıda bulunulduğunu ve bundan sonra da haklı olarak sözleşmenin bozulmuş olduğunu beyanla, yersiz açılmış olan davanın reddini talep eylemiştir.
Mahkemece, dosyadaki bütün belgelerin gözöinüne alınması halinde; gerçekten davacıya verilen ek sürelerin yetersiz kaldığı, davacının haklı olan sürenin verilmemiş olduğu sonuç ve kanaatine varılarak, bilirkişilerin verdikleri azınlık raporunda belirtilen gerekçelerde dayanak alınmak suretiyle, davanın aynen kabulüne karar verilmiştir.
Taraflar arasında; onların serbest, birbirine uygun irade ve rızalarının birleşmesi sonucu kurulan ve taraflara bir takım hak ve vecibeler yükleyen 23.10.1975 günlü eser sözleşmesi kapsamındanr davacı yüklenicinin Gaziantep Mühendislik Fakültesi Lisan Okulu Binası'nın yapımını yüklendiği, inşaatın tamamının 28.2.1977 tarihinde bitirileceği, sözleşmenin imzasını müteakip 7 gün içinde davalı idarece davacıya yer teslimi yapılacağı, yüklenicinin de teslim tarihinden itibaren 10 gün içinde işe başlayacağı anlaşılmaktadır.
Bu davada taraflar arasındaki uyuşmazlık, sadece davacı tarafından istenen ek sürelerin, sözleşme ve ekleri uyarınca davalı işveren tarafından aynen kabulü gerekip gerekmiyeceği gerekmekte ise ne kadar bir sürenin inşaatın bitirilmesi süresine eklenmesinin uygun olacağı, başka bir deyişle, bu istenen sürelerin kabulü halinde idarece vaki bozmanın zamanından evvel olup, olmadığı konularına ilişkin bulunmaktadır.
Tarafların iddia ve savunmalarına göre; olayımızda, inşaatın gecikmesine etki yapan nedenler şunlardır:
1 - İnşaat yerinin ve katının değiştirilmesi, 2 - Projelerde değişiklik yapılması, 3 - 21.5.1976 tarihindeki su baskını, 4 - İş miktarındaki artış, 5 - 5.11.1977 tarihinde meydana gelen yangındır.
1) - 23.10.1975 günlü sözleşmenin 5/a ve inşaat işlerine ait genel şartnamenin 8 inci maddeleri uyarınca, sözleşmenin imzalanmasını kovalıyan 7 gün içinde iş yerinin davacı yükleniciye teslim edilmesi gerekmektedir.
Olayda, 4.11.1975 günlü tutanakla genel anlamda iş yeri teslim edilmiştir. Ancak, inşaatın zemin üzerinde oturacağı yeri gösteren koordinatlar ile rapor, kotunu belirleyen plan kotu ise 22.11.1975'de davacıya verilmiştir. Mimari ve betonarme projeleri arasında olan farkın giderilmesi için davacı yüklenicinin başvuruları, kesin aplikasyonun yapılması ile 18.3.1976 tarihinde sonuç vermiştir.
Bu suretle davacı yüklenicinin, yer teslimi ve planların birbirine aykırılığı nedeniyle uğradığı zaman kaybı, 31.10.1975 - 18.3.1976 tarihleri arası olmak üzere 4 ay, 18 günden ibaret olduğu davalı idarenin ise, bu iş için 19 gün noksanı ile 4 aylık bir ek süre tanıdığı,
2) - 25.3.1976 günlü yazı ille gönderilen tadil projesinin bir gecikmeye sebep olduğunun tesbit edilemediği,
3) - 21.5.1976 da meydana gelen su taşkınında açılmış bulunan temel çukurlarının mille dolmuş olması nedeniyle, temizlenmeleri için 2 aylık bir zaman kaybı olduğundan ve davacı yüklenicinin zamanında sözleşmenin 6. ve genel şartnamenin 35. maddelerine göre yazı ile davalı idareye başvurması nedeniyle, bu 2 aylık ilave sürenin de davacıya verilmesi genrektiği halde, davalı idarece bu maksatla başvuruda bulunulmadığı gerekçesiyle bu sürenin kabul edilmediği,
4) - İnşaat miktarındaki artışın süre uzatımı için bir neden olarak kabulü gerekmekte ve bunun için de (4 ay, 20 gün ilave süre verilmesi) uygun görülmekte ise de, dava dilekçesinde bu konuda bir istem olmadığından, bu hususun gözönüne alınmasının mümkün bulunmadığı,
5) - 5.11.1977 gününde meydana gelen yangında, zayi olan kereste ve demir ihzaratının yeniden sağlanması ve imalatın yangından evvelki haline getirilmesine çalışılmıyacak kış ayları da nazarı itibara alındığında, yaklaşık olarak en az 3,5 aylık bir zaman kaybına sebep olacağı ve sözleşmenin 6/B.f maddesi gereğince de süre uzatımına neden olacağı tesbit edilmekte ise de birlikte, davacının bu konuda bir süre uzatımı talebine ait yazılı bir müracaatı olmaması nedeniyle, bu istemin de kabul edilemiyeceği belirtilmekle birlikte, davacı yükleniciye, yukarıda (1) numarada belirtilen nedenle 4 ay, 18 gün, (3) numarada açıklanan nedenle 2 aylık ve ayrıca sözleşmenin 5. maddesinin on fıkrasında yer alan 30 günlük mecburi cezalı süre de gözönünde tutulduğu takdirde toplam 7 ay 19 günlük bir ek sürenin verilmesinin sözleşme ve genel şartname hükümlerine uygun olacağı, bu durumda da ifa süresinin 20 Ekim 1977 tarihinde dolduğu, davalı idarenin ise sözleşmeyi 12 Ocak 1978 den 2 ay, 20 gün sonra fes etmiş bulunhduğu, davacının davalının süreli fesih ihbarına hiçbir faaliyet de göstermediği,
Bilirkişilerin çoğunluk ve azınlık raporları arasında yalnızca belirtilen iki konuda uyuşmazlık mevcuttur:
A - 5.11.1977 de meydana gelen yangın,
B - İş miktarındaki artış nedeniyle süre uzatımı verilip verilmeyeceği konusunda toplanmaktadır.
A - Çoğunluk bilirkişi mütalaasına göre, 5.11.1977 gününde vukua gelen yangında, zayi olan kereste ve demir ihzaratının yeniden tamiri ve imalatın yangından evvelki haline getirilmesi, çalışılamıyacak kış ayları da nazarı itibare alındığında, yaklaşık olarak en az 3,5 ayllık bir zaman kaybına sebep olacağı anlaşılmaktadır.
Bu yangın olayı sözleşmenin 6. B/b-f maddesi uyarınca süre uzatımı için bir sebep teşkil etmektedir. Ancak bu olay dolayısıyle süre uzatımı için, bazı sözleşme ve şartnamede ön görülen koşulların davacı yüklenici tarafından yerine getirilmesi zorunludur. Zira, sözleşme ve şartnameye konulan hükümler HUMK.nun 287. maddesi uyarınca delil sözleşmesi niteliğinde olup, taraflarca uyulması zorunlu olan hukuk kurallarıdır. Eser sözleşmesinin 6. maddesinin son bölümünde meydana gelecek mucbir sebeplerin nazarı itibare alınabilmesi için, müteahhidin genel şartnamenin 35. maddesine göre tesbit edilen süre içinde, yazı ile üniversiteye bildirmesi gerekir.
Genel şartnamenin 3563. maddesine göre de müddetin uzatılmasını icabettiren hadiselerin vukuu tarihinden itibaren en çok 10 gün içinde üniversiteye bu hadiselerin tafsilat ve neticelerini ve inşaat müddetinin ne kadar uzatılması icap ettiğini ve bu müddetin tayini mümkün değilse mümkün olmamasının sebeplerini yazı ile bildirmesi ve icabında lüzumlu vesikaları vermesinin şart olduğu, her hangi bir sebepten işin geciktiği üniversitece malum olsa dahi vaktinde yapılmayan müracaatların bilahare nazarı dikkate alınmıyacağı ve müteahhidin müddetin uzatılmasını istemeye hakkı kalmıyacağiı açıkça saptanmıştır.
Davacı yüklenicinin yangın dolayısıyle, süre uzatımı isteğini kapsayan bir yazılı müracaatı olmadığından, sözleşme ve genel şartname hükümlerine göre, davalı idarenin bu olaydan ötürü süre uzatımı verilmesine zorlanması mümkün bulunmamaktadır. Bu itibarla azınlık bilirkişisinin aksi yoldaki düşüncesine bir değer izafesi olanak dışı bulunmuştur.
B - İş miktarındaki artış nedeniyle süre uzatımı dahi bilirkişiler ve mahkemece gözönüne alınamaz, çünkü davacı taraf bu konuyu dava dilekçesinde süre uzatımını gerektiren bir neden olarak zikretmemiştir. Gerçi bilirkişiler raporlarında bu iş miktarındaki artış sebebiyle, 4 ay 20 günlük bir süre uzatımına ihtiyaç olduğunu belirtmemiş iseler de sonradan mahkeme sırasında ileri sürülen bu uzatma nedenine davalı vekili tarafından muvafakat edilmediğine göre Usulün 74. maddesi uyarınca mahkemenin davacının dava ve iddiası ile bağlı olması dolayısiyle, bu konuda bir karar vermemesi gerekir. Mahkemenin dava dilekçesinde ileri sürülmeyen uzatma sebebini de gözönüne alarak yazılı şekilde hüküm tesisi, usul ve yasaya aykırıdır.
Böylece tavazzuh eyleyen duruma göre, davacı yüklenicinin, davalı idare kusuru ve meydana gelen dış olaylar nedeniyle, sözleşme ve genel şartnamedeki hükümlerinde gözönüne alınması suretiyle, davalı işverenden esas sözleşme süresine ilave olarak talebe hak kazandığı 7 ay, 19 günlük ilave süre içerisinde yapımını yüklendiği iş ztutarının, bu sürenin bitim tarihi gününe kadar geçen yaklaşık 10 aylık ilave süre içinde kendisinden beklenen faaliyeti göstermediği ve ancak % 50'sine yakın bir kısmını yapabildiği dosyada toplanan delillerden anlaşyıldığına ve bundan sonra verilecek sürede de işin bitirilmesinin mümkün görülmemesine binaen, davalı idarenin sözleşmenin feshine haklı olduğunu kabulü ve bu davanın da reddi gerekir.
Mahkemece, bilirkişi çoğunluk mütalaasına aykırı olarak davanın kabulü yolunda hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ : Yukarıda belirtilen nedenlerin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı idare yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinhde davalıya iadesine 18.11.1980 gününde oybirliği ile karar verildi.