Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E: 1980/205
K: 1980/630
T: 13.03.1980
DAVA : Taraflar arasındaki davanın Kütahya As. 1. Hukuk Hakimliğince görülerek 180.341.12 liranın dava tarihinden itibaren % 5 faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine dair verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı avukatı tarafından istenmiş olmakla işin gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili 8.6.1978 günlü dava dilekçesinde, Bilecik ili sağlık koleji ikmal inşaatının yapımını üstlendiğini ve işi yaptığını beyanla, Bakanlar Kurulunun 7/13220 Sayılı Kararnamesi uyarınca yapılan işlerden doğan 180.341.37 lira fiat farkının kanuni faiz, mahkeme masrafı ve ücreti vekaletle birlikte davalı bakanlığa ödettirilmesini istemiştir.
Mahkemece aynen istem doğrultusunda ödetme kararı verilmiş, bu karar, davalı bakanlık vekili tarafından temyiz olunmuştur.
Davacı yüklenicinin davasına dayanak teşkil eden 7/13220 sayılı Bakanlar Kurulu kararnamesinin 1. maddesi ile diğer hükümlerinin bu yapılan işe uygulanması mümkün olup olmadığının tartışılması gerekir.
Davaya konu olup, uyuşmazlığın ortaya çıkmasına neden olan eser sözleşmesi kurulmakla, taraflar için uyulması zorunlu bir takim önemli hukuki sonuçlar doğmakta, karşılıklı haklar iktisap edilip borçlar altına girilmektedir. Bu nedenle yüklenici olan davacı yapılacak eser, tahmin edilenden fazla çalışma ve masrafı gerektirse bile sözleşmeye aykırı şekilde zarar ettiğini ileri sürerek, davalı işverenden bedelin artırılmasını ve fiat farkı verilmesini isteyemez. Ayrıca, özel hukuk alanına giren eser sözleşmenin düzenlenmesinde olduğu gibi, kapsamının değiştirilmesinde veya belirlenen fiatların çoğaltılıp azaltılmasında veya sözleşmenin bozulup işin tasfiyesinde yine tarafların bu amaçlarına yönelik ortaklaşa ve birbirine uygun irade ve rızalarına zorunluk vardır. Bir sözleşme hükmünün ortadan kaldırılması veya şartlarının evvelce olduğundan başka bir hükme dönüştürülmesi, ancak sözleşmeye katılmış bulunan tarafların yetkisi dahilinde kalmaktadır. Anlaşma dışında kalan gerçek veya tüzel kişilerin belirtildiği üzere taraflar için uygulanması gerekli bir tasarrufta bulunmaları mümkün değildir. Buna benzer olarak Bakanlar Kurulunun böyle bir kararname ile özel hukuk ilişkilerine el atması ve yeni baştan sözleşme hükümlerini düzenleme yoluna gitmesi veya değiştirmesi suretiyle iş sahiplerine daha fazla bir para mükellefiyeti yüklemesi ve yüklenicilere de bu konuda dava hakkı tanıması asla söz konusu olamaz. Esasen anılan kararname birinci maddesi ile diğer maddeler kapsamı ile iş sahibi olan hükümet kuruluşlarına günün ekonomik ve sosyal şartları karşısında anılan kararname birinci maddesi ile diğer maddeler kapsamı ile iş sahibi olan hükümet kuruluşlarına günün ekonomik ve sosyal şartları karşısında anılan sözleşmeleri ayrı ayrı ele alma imkanı vermekte, malzeme, işçilik ve makine fiatları ve ücretlerini belli koşullar altında yeniden düzenleme ve artırabilme yetkisi tanımaktadır. Bu husus ise, kararnamede deyiş olunan kuruluşların serbest irade ve takdirlerine bırakılmıştır. Yoksa kamu sektörüne dahil tüm kuruluşlara ait işlere mutlaka ve kesin olarak kararname hükümlerinin uygulanması lazım geldiğine, yükleniciye her halde fiat farkı ödeneceğine dair uyulması zorunlu emredici bir hüküm ön görülmemiştir.
Olayımızda ise, tarafların bir araya gelerek dava konusu fiat farkı ödenmesi için birbirine uygun irade açıklama ve anlaşmaları mevcut değildir.
Bu nedenlerle, fiat farkı istemine ilişkin davanın bu yönden reddi gerekir.
Kaldı ki, davacının yüklendiği iş hakkında anılan kararnamenin uygulanması imkanını gerektiren nedenler ve koşullar da olayımızda mevcut bulunmamaktadır.
Bayındırlık İşleri Genel Şartnamesi, taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin eklerinden olması itibariyle, delil sözleşmesi niteliğini taşımaktadır. Anılan sözleşmeye göre, davacı yüklenici yapmayı kabul ettiği işin 28.11.1976 tarihinde bitirmesi gerekmektedir. Ancak bilahare davalı idare süre uzatımı tanıyarak işin bittim tarihini 26.2.1977 gününde kadar tehir etmiş bulunmaktadır. Bu tarihte de işin bitirilmesi nedeniyle davalı idarece 27.2.1977 gününde geçici kabulü yapılarak tutanak düzenlenmiştir. Ancak bu tutanakta bazı önemsiz noksan ve kusurlar tesbit edilerek, bu kusurlu ve noksan işlerin 1.6.1977 gününe kadar tamamlanması ön görülmüştür. Böylece, işin geçici kabul tarihi olan 27.2.1977 gününde bitirildiği tesbit olunmuştur. Geçici kabul tutanağında belirtilen bazı noksan ve ayıplı işler dolayısiyle davalı idare tarafından verilen süre ise, süre uzatımı niteliğinde değildir. Esasen bu tanınan süre, davacı yüklenicinin kusuru nedeniyle verilmiştir. Davacının kendi kusuru nedeniyle işin gecikmesinde fiat farkından faydalanmasını mümkün kılamaz. Ayrıca, Bayındırlık İşleri Genel Şartnamesinin 36. maddesine göre geçici kabulün yapılabilmesi için, bu tarihte işin bitirilmiş bulunması ve tesbit olunan kusur ve noksanların bedelleri toplamının ise, işin heyeti umumiyesi bedelinin % 5'inden fazla olmaması ve aynı zamanda inşaatın işgal ve istimaline mani olmayacak derecede teferruata münhasır bulunması şarttır. Olayda bu şartların varlığının kabulü nedeniyle inşaatın idarece geçici kabulünün yapılması yoluna gidilmiştir.
Bahse konu kararnamenin 1. maddesi ise 1.3.1977 tarihinden sonra devam edecek işler icin uygulanacağını amir bulunmaktadır. Olayımızdaki taahhüt konusu işin bitirilerek geçici kabulü bu kararnamenin yürürlüğünden önce yapılması dolayısiyle, sözü edilen kararnamenin uygulama şartları da olayımızda mevcut değildir.
Bu nedenlerle davanın reddi gerekirken, kabulü yolunda karar verilmesi, usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ : Kararın, yukarıda belirtilen nedenlerle davalı idare yararına BOZULMASINA, 13.3.1980 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini