 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E: 1980/1249
K: 1980/1366
T: 28.05.1980
DAVA : Taraflar arasındaki davanın istanbul 14. Asliye Hukuk Hakimliğince davanın reddine dair verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davacı avukatı tarafından istenmiş olmakla gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili yanlar arasında kurulan arsa payı karşılığı kat yapımı sözleşmesi uyarınca eserini, yani 5 No. dairenin 1.17.1970 günü teslimi kararlaştırıldığı halde 1.9.1972 gününde teslim edilmiş bulunduğunu ileri sürerek gecikme için toplam 79.000 lira ve ayrıca teknik şartlara uyulmadığından dolayı da 33.333 lira ceza şartının ve öte yandan sözleşme ile davalı yükleniciye ait olup da davacının ödediği harç karşılığı 7504 liranın davalıdan alınıp davacıya verilmesi istenilmiştir.
Davacının 15.6.1971 gününde ceza şartına ilişkin olarak dava açıp, başvurmaya bırakıldığı İst. As. 4. Tic. Mah. 971/281 sayılı dosyasından anlaşılmaktadır.
Dosyadaki yazılarla belgelere ve delillere göre 5 no. dairenin davacıya 1.9.1972 gününde teslim edildiği gerçekleşmiş olup esasen yanlar arasında bu konuda bir uyuşmazlık olmadığı tespit edilmiştir. Davacının teslimden önce cezai şartı isteme iradesini dava yoluyla yüklenici davalıya yönelttiği ve o davanın 1976 yılının 2. ayına kadar devam ettiği anlaşıldığından 5 No. dairenin 1.9.1972 gününde teslim alındığı sırada ceza şartına ilişkin hakkın saklı tutulduğu, burada davacının örtülü (zımni) olarak bu haktan vazgeçmediği kesinlikle ortaya çıkmıştır. Öyleyse davacının daireyi teslim aldıktan sonra kiraya vererek yararlanması, davadaki isteklerin esasının incelenmesine engel değildir.
1 - Yanlar arasında düzenlenen 30.5.1969 ve 12728 sayılı sözleşmenin 4. sayfasında teslimde gecikme için davacının eşit pay yönünden günde 100 lira ceza şartı ödeneceği yazılıdır. Bu duruma göre dairenin geç teslimine ilişkin olarak belirlenecek süre karşılığı ceza şartı toplamına hükmedilmek üzere yerel mahkeme kararı davacı yararına bozulmalıdır.
2 - Yukarıda anılan sözleşmenin 10. Md. de (İnşaat teknik şartlarına riayet) edilmemesi durumunda da 100.000 lira ceza şartının ödeneceği de apaçık belirtilmiştir. öyleyse davalının teknik şartlara uyup uymadığı, böylece 10. Md. de yazılı hususların gerçekleşip gerçekleşmediği soruşturmalı, bu konuda uzman bilirkişiden rapor alınmalı ve ortaya çıkacak uygun sonuç çevresinde bir karar verilmelidir. Yerel mahkemece tüm bu yönlerin gözden kaçırılması usul ve yasaya aykırı olup, hükmün bozulmasını gerektirir.
3 - Anılan sözleşmenin 4. Md.de her türlü vergi, harç vs. yükleniciye ait olacağı yazılıdır. Davacı 7504 lira tutarında harç ödediğini ileri sürmüş olup 3.4.1976 günlü 7504 liralık bir makbuzun dosya içerisinde bulunduğu görülmüştür. Davada yer alan bu istek yönünden sözleşmenin 4. Md. si göz önünde tutularak gerçekten davalıya ait bir harcın davacı tarafından ödenip ödenmediği, dosyadaki 3.4.1976 günlü makbuzun anılan sözleşme hüküm kapsamında bulunup bulunmadığı incelenip değerlendirilmeli, gerekirse bu yönden soruşturma yapılmalı, ortaya çıkacak uygun sonuç çevresinde bir karar verilmelidir. Yerel Mahkemenin tüm bu yönleri gözden kaçırması, üstelik kararında herhangi bir tartışma yapmaması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
4 - Dava dilekçesinde yer alan istenilen, yanlar arasında kurulan sözleşme ilişkisinin ihlalinden doğmaktadır. Dairenin davacı tarafından sonradan satılması, davacının mal varlığına girdiği iddia edilen istemlerin ve tazminatın ödettirilmesine yönelik bu davanın incelenip karara bağlanmasına engel olmadığı da göz önünde tutulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA 28.5.1980 gününde oybirliğiyle karar verildi.