 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
E: 1980/2092
K: 1980/2846
T: 21.05.1980
- HUKUKSAL DEĞERİNİ KAYBETMİŞ TAPU
- KAYITLARININ TASFİYESİ
ÖZET: Tapuda kayıtlı olmasına karşın kamusal olmayan biçimde başkasının mülkiyetine geçmiş ve Medeni Yasanın yürürlüğü tarihine değin belli süre malik sıfatıyla, çekişmesiz, aralıksız ve iyi niyetle tasarruf altında bulundurulmuş olan taşınmaz mal, elmeni adına tapuya bağlan bilir ve bu yolla pay da kazanılabilir.
(YİBK., 9.2.1944 gün ve 8/4 s.))
(1515 s. Tapu Kay. Huk. Kıy. Kay. Ol.Taş. Da. K m. 1)
Davacılar vekili tarafından davalı Ali aleyhine 9.6.1973 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydına dayanılarak 6 sayılı parselin tescili istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 26.12.1979 günlü hükmün Yargıtay'ca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü
Davacı taraf, 25 Muharrem 1282 tarih 1 numaralı tapu ile bunun gitti kayıtlarına dayanarak dava konusu 6 parsel sayılı taşınmazın Mehmet Ağa mirasçıları adına tescilini istemiştir.
Davalı ise, çekişmeli yeri 1515 sayılı Yasa hükümlerine ve zilyetlik kurallarına binaen iktisap ettiğini savunmuştur.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacılar ve müdahiller vekili temyiz etmiştir.
9.2.1944 tarih 8/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da belirtildiği gibi, tapuda kayıtlı olmasına rağmen resmi olmayan biçimde (harici satış, trampa, bağışlama, taksim vs.) başkasının mülkiyetine geçmiş ve Medeni Kanunun yürürlüğü tarihine kadar belli süre malik sıfatıyla, çekişmesiz, aralıksız ve iyiniyetle tasarruf altında bulundurulmuş olar bir taşınmazın zilyeti namıra tapuya bağlanabileceği ve sözü edilen yolla pay da iktisap edilebileceği 1515 sayılı Yasa gereğidir. yerinde yapılan keşifte 6 sayılı taşınmazla birlikte 3, 4, 5, 7, 8, 65 sayılı parselleri de kapsadığı kesinlikle saptanan 25 Muharrem 1282 gün 1 numaralı tapunu nilk maliki Mehmet Ağa'nın 1305 yılında öldüğü, mirascıları arasında 70 yıl kadar önce yapılan harici taksimde tapunun içerdiği açıklanan yerin Hayriye'ye düştüğü, diğer mirascıları ile haklarına isabet eden taşınmazları başka mevkide aldıkları, Hayriyer in de 1940 yılında ölümü üzerine mirascısı Zarif'in 6 sayılı parseli harici senetle davalıya satıp devrettiği, davalının bayii ve onun miras bırakanı ile birleşen zilyetliğinin, Medeni Yasa ile 1515 sayılı Yasanın öngördüğü koşullara uygun olarak başladığı ve devam ettiği, bilirkişi, tanık sözleri ve dosyada bulunan diğer belgeler. den anlaşılmaktadır.
65 parsel sayılı taşınmazın Mehmet Ağa mirasçıları adına tahdit ve tescil edilmesi, istimlak edilen bir kısım yerin kamulaştırma bedelinin de mirascılara ödenmesi, belirtilen ve gerçekleşen sonucu etkiler nitellikte değildir. Bu itibarla mahkemece davanın reddine dair verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiştir.
Sonuç: Yukarda açıklanan nedenlerle davacı ve müdahiller vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün (ONANMASINA), 2613 sayılı Yasanın 38. maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına, 1000 lira duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya ödenmesine, 21.5.1980 gününde oybirliğiyle karar verildi.