 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
E: 1980/1561
K: 1980/2841
T: 21.05.1980
DAVA : Taraflar arasındaki kira ekinin hükmen tapuya şerh verilmesi ve anılan akdin hükümsüzlüğünün tesbitine dair davdana dolayı maahal mahkemesinden verilen hükmün Yargıtay'ca duruşmalı olarak incelenmesi davalı ve davacı Münir vekili tarafından istenilmekle, dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KARAR : Davcılar, davalı ile aralarında yapılan kira sözleşmesinin tapuya şerh verilmesini istemişler, davalı süres içinde görev ve yetki itirazında bulunmuş ve esasa cevap vermiş, karşılık dava olarakda sözleşmeni feshini talep etmiştir. Mahkeme, esas davayı kabul ve karşılık davayı reddetmiştir. Tapu kaydına şerh verilmesi istene taşınmazın Beykoz İlçesi sınırları içinde bulunduğu hakkında bir uyuşmazlık yoktur. Taşınmazın aynına ilişkin davaların HUMK. nun 13. maddesi uyarınca, buunduğu yer mahkemesinde bakılacağı, bunun kamu düzeniyle ilgili olması nedeniyle re'sen gözetileceği de yasa gereğidir. Usulün 14. maddesi uyarınca, karşılık davada asıl davanın bakılıdığı yer mahkemesinde görülecektir. Davalı hem görev hemde yetki itirazında bulunmuştur. Bu gibi hallerde önce görev konusunun çözümü gerekir. Dava niteliği itibariyle Usulün 8. maddesinde sayıln sulh mahkemesinni görevine giren işlerden olmadığı için asliye mahkemesinde görülmesinde usule aykırılık yoktur. Bütün sorun yetki konusunun çözümlenmesidir.
Yasa koyucu Usulün 13. maddesinin 2. fıkrasında davanın taşınmaza ilişkin olması içni taşınmaza aitt bir hakın ileri sürülmesini yeterli görmüş, o hakkın aynı olması gerektiği şartını aramamıştır. MK. nun 919. maddesi sicile şerh verilecekk şahsi haklar arasında kira sözleşmesini de saymıştır. Şahsı hakları kütüğe şerh edilmekle aynı niteliği almaz. ancak taşınmazı sonradan iktisap edenlere karşı ileri sürülme olanağını sağlar. Buş şahsii hakka dayanan dava kazanıldığı takdirde tapu kütüğü bakamından bir değişkilik hasıl eder. Bu yönleriiyle şerhe ilişkin davaların taşınmazın aynına müteallik davalar olarak kabulü gerkeri. Öğrtide de b görüş paylaşılmaktadır. (Örneğin: Prof. Dr. İsmet Sungur Bey'in kişisel hakları tapu kütüğüne şerhi adlı 1963 baklıı kitabının 134. sayfasında, Prof. Dr. Saim Üstündüğ'ın Medeni Yargılama Hukuku adlı kitabını 1. cilt 1977 tarihli 2. baskı kitabının 167. sayfasında, Prof. İlhan E. Postancıoğlu'nun Medeni Usul Hukuku Dersleri adlı 1975 baskılı kitabının, 154. sayfasında, kesin olarak bu görüş benimsenmiştir). Bu nedenle Usulün 13. maddesi esas alınarak İstanbul Mahkemesi'nin yetki yönünden dava dilekçesini reddine karar vermesi gerekirken bu cihet gözönünde tutulmaksızın işin esasına ilişkin karar vermesi doğru değildir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, bozma sebebine göre işin esasının incelenmesine yer olmadığına, 21.5.1980 gününde oybirliğiyle karar verildi.