 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1980/6420
K: 1980/7063
T: 23.12.1980
DAVA : Taraflar arasındaki sözleşmenin ifası davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1- Davacı, yanlar arasında düzenlenen 11.2.1975 günlü sözleşmeyle davacının yüklendiği edimin borcun yerine getirilmesi aynen ifa için istemde bulunmuştur. öyleyse, uyuşmazlığın doğru olarak çözümü için bu belgenin hukuksal yönden nitelendirilmesine yanılgıya düşülmemesi gerekir.
2 - Davada dayanılan sözleşme ile davacının, ölünceye değin davalıya ait evin bir katında oturması ve öbür katını da kiraya verip kira paralarını alması ve öteyandan davalının, Oğuzeli Tarım Kredi Kooperatifi olan davacı borcunu ödemesi kararlaştırılmıştır. İşte davacı bu sözleşmesinin yerine getirilmesini ve evin kendisine teslimini ve borcun davalı tarafından ödenmesini istemiştir.
3 - Dava olgularının hukuksal açıdan nitelendirilmesi ve uygunlanacak yasa hükmünü arayıp bulması hakimin doğrudan re'sen görevi gereğindendir. HUMK. m. 76. Yanlar arasında düzenlenen belgenin, sağlığınca gelir sözleşmesi kaydı hayat ile irad akdi olduğu BK. m. 507, özellikle davacının davalıya ait evin bir katında oturması ve öbür katının kiraya verilip kira paralarını alması yolundaki tümcelerden açık seçik anlaşılmaktadır. Böylelikle davacı yararına sağlığınca gelir için yasalar arasında bir sözleşme ilişkisi kurulduğu kesinlikle ortaya çıkmaktadır.
4 - Sağlığınca gelir sözleşmesinin geçerliği ise, yazılı biçimde yapılmasına bağlıdır. BK. m. 506. O nedenle davacının dayandığı sözleşmenin geçerli bulunduğunda duraksamaya yer yoktur. Bu duruma göre sağlığınca gelir alacaklısı davacı, sağlığınca gelir borçlusu davalıya karşı, oluşan borç ilişkisine dayanarak bu sözleşmenin yerine getirilmesini aynen ifayı isteyebilir. Ne var ki, sözleşmenin konusunda geçen taşınmaz, dava sırasında, üçüncü kişiye tapuda satılıp mülkiyet aktarılmış, Öte yandan kooperatife olan borç da ödenmiştir. Öyleyse, "aynen ifa" olanağı ortadan kalkmıştır. Durum böyle olunca, davacının sözleşmenin yerine getirilmesi isteminin, dayanağı yitirdiğini kabulü gerekir.
5 - Sözleşmeye aykırılıktan ötürü davacı, isteminde özgürdür.
6 - Yerel mahkemenin, ilişkiyi sağlığınca bakma sözleşmesi olarak nitelenmesi doğru değilse de, davanın reddine karar vermesi, sonucu yönünden usul ve yasaya uygundur.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA peşin harcın onama harcından çıkarılmasıyle artakalan 485 liranın temyiz edenden alınmasına 23.12.1980 gününde oybirliğiyle karar verildi.