Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E:1980/6387
K:1980/6111
T:24.11.1980
  • YALIN ORTAKLIK
ÖZET: İlişkinin yalın [adi] ortaklık olarak tanımlanabilmesi için, Ticaret Yasasında tanımlanan ortaklıkların belirli niteliklerini taşımaması koşulu yanında; ilişkide ayrıca sözleşmeye, sözleşmeyi yapacak kişiler, katılma payı, ortak amaç ve işbirliği ögeleri bulunmalıdır. Öğelerden sözleşmenin varlığı ise, ya bağlayıcı [iltizami] işlem, ya da amaç doğrultusunda bir çalışmanın varlığı ile belirlenir. Amaç doğrultusunda çalışına ise az-çok işbirliğini gerektirir. Bu ögenin bulunmaması sözleşmeyi sonuca katılmalı hizmet ya da ödünç gibi öteki tür sözleşmelere kaydırır.
(818 s. BK m. 520)
Nejat vekilleri ile N. Hüzeyfe vekilleri ve arkadaşları aralarındaki dava hakkında (İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi)nden verilen 4.2.1980 tarih ve 9-31 sayılı hükmün dairenin 10.7.1980 tarih ve 3381-4623 sayılı ilamiyle bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı avukatı tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü
Davacı, davalı ile radyo yapım ve satımı konusunda bir limitet şirket kurma konusunda anlaşmaya vardıklarını, bunun için Avrupa'dan getirttiği 451.514 liralık radyo malzemesini davalıya teslim ettiğini; fakat, limitet şirketin kurulamadığını bildirerek, davalıdan aldığı 50.000 liranın düşülerek 401,514 liranın ödetilmesini istemiştir.
Davalı, davacıya 50.000 lira borç verdiğini ve limitet şirketin kurulması için davacının belirttiği malzemeyi aldığını; fakat, şirketin kurulamaması üzerine davacıya gönderdiği ihtarnameye rağmen teslim almadığından 130.000 liraya sattığını bildirerek, 50.000 lira para, bunun 41.000 lira faizi, sigorta ve 'koruma giderleri 60.000 lira, top lam 151.000 lira alacağı bulunduğunu, bundan malzeme satış değeri 130.000 liranın düşülmesinden sonra geri kalan 21.000 liranın karşılık dava ile alınmasını istemiştir.
Davacının, davalıya verdiği ve onun deposunda duran gereçleri, davacı limitet şirketin kurulamaması üzerine ihtarname ile geri istemiştir. davalı, ardiye ücreti ve 50.000 lirayı vermesi koşulu ile geri vereceğini bildirmiş; almaması üzerine de bir süre sonra üçüncü kişiye satmıştır.
Yanların say ve savunmalarında belirlenen davalının alacağı 50.000 liranın, direnimden [temerrütten] başlayan faizi 37.080 liradır. Bilirkişi, koruma giderlerini 62.606; sigorta ücretini de 12.355 lira olarak hesaplamıştır. Böylece, davalının, davacıdan gerçek alacağı 161.040 lira tutmaktadır. Ne var ki, davalı, davasında koruma giderleri ve sigorta ücreti için 60.000 lira istemiştir. Öyleyse, istekle bağlı olarak (HUMK. 74) davalının alacağı, 146.040 liradır.
Davacının alacağına gelince, davacı, gereçlerin gerçek değerinden ucuza satıldığı savında bulunmuştur. Bilirkişiler, değerin 143.565,25 lira olduğunu bildirmişlerdir. Bu tutarda, davacının alacağıdır.
Yanların alacak ve borçları çıkıştırıldığında, davalı, 2.523,75 lira alacaklı kalmaktadır.
Yerel mahkemece, sigorta ve ardiye ücretindeki istek gözden kaçırılarak hesap yapılmış ve 17.523,75 lira için davacının sorumluluğuna karar verilmiştir.
Davacı, gereç değerinin daha çok olduğu ve koruma ücreti ile sorumlu tutulamayacağı yönlerinden kararı temyiz etmiştir.
Dairemizce, limitet şirketin tüzel kişilik kazanmaması nedeni ile ortada bir yalın [adi) ortaklık olduğu belirlenerek katılma payı için faiz istenemeyeceği, koruma için harcama yapılmışsa arıtım [tasfiye] sonucunda istenebileceği ve arıtım hükümlerinin uygulanması gereğinin zorunlu bulunduğu noktalarından bozulmuştur. Bu noktalar, bozma kararının İlk bendinde toplanmış; ikinci bencil ile de karşılık davada alacağın 151.000 lira üzerinden istenmesine rağmen 161.041 lira üzerinden hesabın yapılmasının isteği aşmasındaki yanlışlığın bozma nedeni yapıldığı açıklanmıştır.
Davalı, bozma kararının tümü yönünden karar düzeltme istemiştir.
1 - Bozma kararının ilk bendinde, tüzel kişilik kazanmamış ticaret şirketinin yalın ortaklık sayılacağı kuralından hareket edilmiştir. Gerçekten, BK.nun 520/2. maddesi gereğince, "bir şirket, Ticaret Kanununda tarif edilen şirketlerin mümeyyiz vasıflarını haiz değil ise bu bab ahkamına tabi adi şirket sayılır." Ne var ki, bu olumsuz koşulun yanında, ilişkinin yalın ortaklık olarak tanımlanabilmesi için, ilişkide ayrıca sözleşme, sözleşmeyi yapacak kişiler, katılma payı, ortak amaç ve işbirliği öğeleri [unsurları) bulunmalıdır. Öğelerden sözleşmenin varlığı ise, ya bağlayıcı [iltizami) işlem ya da amaç doğrultusunda bir çalışmanın varlığı ile belirlenir. Amaç doğrultusunda çalışma ise az çok işbirliğini (affectio societatis) gerektirir. Bu ögenin bulunmaması, sözleşmeyi sonuca :katılmalı hizmet ya da ödünç gibi öteki tür sözleşmelere kaydırır. İncelenen olayda, ticaret şirketinin kurulması tasarlanmış; fakat, bu tasarı yönünde bir eylem gerçekleştirilmemiştir. Davacı, gereçleri, ilerde kurulacak ortaklık için davalının deposuna koymuş; davalı da ona ödünç vermiştir. Ortak amaç, radyo yapım ve satımıdır. Parçalardan radyo yapımına girişilmemiştir. Girişin değil, olayda kalkışma bile söz konusu değildir. O nedenle, yalın ortaklık hükümlerinin uygulama yeri yoktur. Uyuşmazlık, vedia ve ödünç sözleşmelerine göre çözümlenmelidir. Öyleyse, yerel mahkemenin gerekçesi, ilke olarak doğrudur ve karar düzeltme isteği bu açıdan benimsenmelidir.
2 - Yukarda, ayrıntıları ile açıklandığı üzere, istekle bağlı olarak davalının alacağı 2.523,75 liradır. Yerel mahkemece, bu tutar 17,476 lira olarak hesaplanmıştır. Bozma kararının ikinci bendi, davalının alacağını bu tutara indirmemiştir. Davacının bu yönde karar düzeltme isteği yoktur. 0 nedenle, bozma kararının ikinci bendine ilişkin karar düzeltme isteği reddedilmelidir.
Sonuç: HUMK.nun 440 ve 442. maddeleri uyarınca davalının (karşılık davacının) karar düzeltme isteğinin ilik bentde gösterilen nedenle benimsenmesine, dairemizin 10.7.1980 gün ve 3381/4623 sayılı kararının birinci bendinin kaldırılmasına ve bozma kararının ikinci bendine yönelen karar düzeltme isteğinin (REDDİNE), 24.11.1980 gününde oybirliği ile karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini