Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1980/5071
K: 1980/5769
T: 10.11.1980
  • SATILANIN BOZUKLUĞUNA KARŞI GARANTİ
  • GÖZDEN GEÇİRME
ÖZET: İşlerin olağan gidişine göre satılanın durumunun incelenebilmesi için gerekli zaman parçası, gözden geçirme süresi diye kabul edilmelidir. Bu süre satılanın mahiyetine, ilgili ticaret dalına ve ayıpların cinsine göre değişik olabilir. Ne var ki, gözden geçirme süresinin başlangıcı malın teslim alındığı andır. Ayıp bildiriminin çabucak, gecikmeksizin yapılması gerekmekle birlikte çabucak deyiminden amaç, yön temine uygun gözden geçirme için gerekli zamanın bitim anidır.
Bozuklara karşı sağlama koşullarının gerçekleşmesi ve yasaca öngörülen yüklenim yerine getirilmiş olması durumunda alıcıya seçimlik haklar tanınmış olup dilerse sözleşmeden dönebilir, dilerse satım parasının indirilmesini isteyebilir.
(818 s. BK m. 198, 202, 203)
Taraftar arasındaki tazminat davası n in yapı lan yargılanması sonunda; ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü
1)- Davacı vekili, davacıya salıtan otonun ayıplı olduğunu, durumun satıcı vekiline bildirildiğini ileri sürerek ayıp tazminatı olarak birleştirilen davalarla toplam 76.493.55 liranın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. davalı vekili, iddianın doğru olmadığını, davacının otoyu olduğu gibi satın alındığını, ayıp indirimin zamanında yapılmadığını savunmuş ve davanın reddini dilemiştir. Yerel mahkemece ayıp bildiriminin zamanında yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
2)-Yanlar arasında, dava konusunda geçen aracın salımı yönünden bir uyuşmazlık bulunmadığı gibi 5.7.1977 gününü taşıyan satım sözleşmesi dosyaya sunulmuştur. Davada öncelikle çözümü gereken sorun, ayıp bildiriminin zamanında yapılıp yapılmadığının belirlenmesine ilişkindir. Gerçekte de, satım konusu aracın ayıplı olduğu bilirkişi incelemesi ve raporu ile apaçık ortaya çıkmıştır. BKm. 198/t uyarınca işlerin olağan gidişine göre satılanın durumunun incelenebilmesi için gerekli zaman parçası gözden geçirme süresi diye kabul edilmek gerekir. Bu süre ise satılanın mahiyetine, ilgili ticaret dalına ve ayıpların cinsine göre değişik olabilir. Ne var ki, gözden geçirme süresinin başlangıcı malın teslim alındığı andır. Öte yandan, ayıp bildirimin çabucak, gecikmeksizin yapılması (BKm. 198) gerekmekle birlikte çabucak deyiminden amaç, usule uygun gözden geçirme (muayene) için gerekli zaman belirlenmelidir.
3)- Mahkemece yapılan soruşturmaya, dosyadaki yazılarla belgelere, toplanan kanıtlara, değerlendirilerek tanık sözleşmeye göre, satış sözleşmesinin 5.7.1977 gününü taşımakla birlikte, araçla, 5.7.1977 gününde deneme gezisine çıkıldığı, yolda kaldığı, sonra tamirci ustası (H. K.) nin tamirhanesine çekildiği, orada gözden geçirildiği, birçok ayıpların ortaya çıktığı ve bu ayıpların zamanında bildirildiği gerçekleşmiştir. Yerel mahkemenin kararında da aynen şahit beyanlarından da anlaşılabileceği üzere sözleşmenin tanzim edildiği tarihte arabanın stop ettiği ve bir daha çalışmadığı sabittir. Toplanan tüm delillerden anlaşılacağı üzere davacının davalı tarafa arabasının tamiri için gerekli işlemleri yapmaları hususunda müracaatta bulunduğu ve telefonlar ettiği sabittir" yolundaki açıklama ve kabul de bu gerçeği doğrulamakta ve desteklemektedir. Öyleyse, davacının aracın durması üzerine davalı yana başvurması, aracın tamirhaneye çekilip gözden geçirilmesi, birçok ayıpların görülmesi davacının bunların giderilmesi için birçok kez başvurup telefon etmesi, üstelik telgraf çekmesi, davacının Bkm. 198 buyruğuna uygun olarak "muayene ve ihbar mükellefiyetinin" yerine getirdiğinin çok belirgin kanıtıdır. Yerel mahkemenin saptamasıyla çal işerek BKm. 198'e uygun bir başvuruda bulunulduğuna ilişkin herhangi bir kanıt olmadığını belirtmesi ve davayı bu yönden reddetmesi, dayanaktan yoksundur. Somut olayın akışı tüm kanıtlar davacının gözden geçirme ve bildirme yükünü yerine getirdiğini, ortaya koyduğu işin burada alıcı davacının seçimlik haklarının ne olduğunun saptanmasında yarar vardır.
4)- Bozukluklara (ayıba) karşı sağlama koşullarının gerçekleşmesi ve yasaca öngörülen yüklerin yerine getirilmiş olması durumunda alıcıya BKm. 202 ve 203 ile seçimlik haklar tanınmıştır. Şöyle ki; alıcı dilerse sözleşmeden dönebilir, dilerse satımı parasının indirilmesini İstiyebilir (BKm. 202). Bu seçimlik hakların dışında ise, sözleşmede tersi kararlaştırılmadıkça, alıcıya başka bir olanak tanınmış değildir. Somut olayda alıcı davacının satım parasından indirime ilişkin seçimlik hakkını yeğlediğinin kabulü gerekir. Öyle ki, davada "ayıp tazminatının" ödetilmesi istemindeki amacın böyle değerlendirilmesi, dava olgularını hukuksal açıdan nitelemek ve uygulanacak yasa hükmünü bulmak yolundaki hakimin doğrudan (resen görevinin bir gereğidir. O nedenle, satım parasının indirilmesi olarak uyuşmazlık çözüme bağlanmalıdır. Şu var ki yasada satım parasının indirilmesine uygulanacak bir ölçüye yer verilmiş değildir. Öyleyse, değer eksikliğinin hesaplanması için bir yöntem bulmak gerekir. Öğretide bu konudaki baskın görüş (OSER/SCHÖNENBERGER, İsviçre Borçlar Kanunu Şerhi, Akdin Muhtelif Nevileri, Fasiköİ 1, Çeviren: Prof. Fikret ARİK, Yıl: 1966, sh. 116/117; Prof. Dr. F. Necmettin FEYZİOĞLU, Borçlar Hukuku. Akdin Muhtelif Nevileri, C. 1, Yıl: 1970, sh. 218; Prof. Dr. Kenan TUNÇOMAĞ, Borçlar Hukuku, C. II, Özel Borç ilişkileri, Yıl: 1974, sh. 119; Prof. Dr. HalOk TANDOĞAN, Borçlar Hukuku, Özel Borç İlişkileri, C. 1, Yıl: 1974, eh. 140; Prof. Dr. Selim Kaneti, Özel Borç İlişkileri, Yıl: 1969, sh. 61, Tetkair), değer eksikliğinin orantılı bir hesap tarzına göre belirleneceğine ilişkindir ki bu yöntem, "nisbi metod" olarak adlandırılmaktadır (FEYZİOĞLU, age. sh. 218, TUNÇOMAĞ, age. sh. 119, TANDOĞAN, age. eh. 140; Prof. Dr. Necip BİLGE, Borçlar HÜKuku, Özel Borç Münasebetleri, yıl: l97Lsh. 86).
Öyleyse, bu yöntem uyarınca, satım sözleşmesinin kurulması anında nesnenin (şeyin) ayıpsız olarak ya da vaad edilen niteliklerle birlikte taşıyacağı değer ile gerçekte bulunduğu (bozuk) durumda taşıdığı değer arasındaki orana göre, satım parasının indirilmesi gerekir. Satım parasının indirimini hesabı şu formülle anlatılabilir (Bkz., KANETİ, ege, sh. 61) ad = Satılanın ayıpsız objektif değeri. gd = Satılanın ayıplı objektif değeri. sp = Satım parası. X = İndirim sonunda satım parasının ineceği miktar.
= İndirim tutarı.
ad sp gd.sp gd.sp
= X= I=sp- XI=sp-
X ad ad
Örneğin, satılanın ayıpsız objektif değeri 2400, ayıplı objektif de 2400 geri 1600 ve satım parası da 1200 olsa; ödenecek miktar
1600
1200 1200x1600 = 800 TL. dir. İşte alıcının satıcıya ödeye X 2400 ceği miktar, 800 liradır. Satım parasından indirilecek tutarı bulmak için de satım parasından (1200'den) bunun (80O'ün) çıkarılması gerekir, ki, sonuç 400 lira olur. Formüle başvurursak 1600 x 1200 (1 = 1200 - ) ki indirilecek tutar olarak 400 lira bulunur. 2400
Yargıtay'ın kökleşmiş inançları iie de yukarıda anılan (nisbi metöd) benimsenmiş bulunmaktadır (Örneğin, 3. HD. 29.11.1966 Ta. 7843 E. 7506 K; 9.10.1962 Ta. 7285 E., 7573 K; 9.2.1961 Ta. 131 E. 1926 K.).
Bu duruma göre, yukarıda verilen bilgilerin ışığı altında somut (dava konusu) olayda "nisbi metod" uyarınca, satım parasından indirilmesi gereken tutarı belirlemek üzere uzman bilirkişi ya da bilirkişi kuruluna başvurulmalı ve gerekçeli rapor alınmalı ve böylece saptanacak bu tutar. istemle bağlı kalınarak davacı yararına ödetilmelidir.
5)- Yerel mahkemece, tüm bu yönlerin kaçırılması usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulmasını gerektirir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına (BOZULMASINA), istek olursa temyiz peşin harcının kendisine iadesine 10.11.1980 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Clicking Here TLO lookup 
  • 02.05.2025 08:42
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini