 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
E: 1980/831
K: 1980/2554
T: 18.03.1980
DAVA : Mercii kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından temyiz olunması üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 23.1.1980 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Borçlu hakkında tahliyeye ilişkin takibin kesinleşmesinden sonra borçlunun tahliyesi için icra memurluğunca mahallinde tutulan 10.10.1979 tarihli zabıtta borçlu, davacı ile anlaşmış olduklarını, anlaşma vuku bulmazsa verilecek süre içersinde tahliye edeceğini beyan etmiş ve alacaklı vekili müvekkili ile temas edip ondan sonra gerekli muamele yapacağını ve şimdilik mehil verilmemesi gerektiğini söylemiş, bunun üzerine borçlu 19.10.1979 tarihinde merciie müracaat ederek alacaklı ile 9.10.1979 tarihinde yeni mukavele yaptığını ve bu itibarla eskisinin hükmü kalmadığını bildirerek takibin durdurulmasını istemiştir. Alacaklı, borçlu ile anlaşmak istedikleri kiranın (5000) liraya çıkarılması ve ayrıca tahliye taahhüdünü verilmek üzere belge tanzim edildiğini borçlunun noterden tasdikten evvel mukaveleyi kaçırdığını bu itibarla borçlunun talebinin reddini istemiş, merciice alacaklının vaki beyanı red edilerek yeni mukavele ile kira aktinin uzatıldığı kabul edilip tahliye hakkındaki takibin iptaline karar verilmiş ve bu kararı alacaklı temyiz etmiştir.
İncelenen dosya münderecatına göre borçlu hakkında noterden tasdikli tahliye taahhüdüne istinaden yapılan takip kesinleşmiş ve tahliye için icra memuru mahalline gitmiştir. Takibin kesinleşmesinden sonra bir imhal iddiası söz konusu olduğundan İİK.nun 272 ve onu izleyen maddelerindne bu Yasanın 71. maddesine atıf yapılmadığı cihetle merciin bu durumda kesinleşen takibi iptal etmeye yetkisi yoktur. O halde borçlu dayandığı akte istinaden umumi mahkemelerde dava açması gerekir. Bu itibarla merciin talep hakkında karar vermesi vazife dışında kalmaktadır. Bu sebeple talebin reddine karar verilmesi gerekirken kabulü ile kesinleşen takibin iptaline karar verilmesi isabetsiz ve alacaklının temyiz itirazları yerinde görüldüğünden temyiz olunan mercii kararının alacaklı yararına İİK.nun 366. ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 18.3.1980 gününde oybirliğiyle karar verildi.