 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
E: 1980/6029
K: 1980/7342
T: 13.10.1980
DAVA : Borçlu hakkında İstanbul 12. İcra Memurluğunun 1970/15341 sayılı dosyası ile M.T. takip yapmış ayrıca 12. icra memurluğunun 1979/15340 sayılı dosyası ile A.Y. aynı borçlu ile diğerleri hakkında icra takibi yapmıştır. Borçlu V. A. her iki dosyada yapılan takibe karşı yalnız A.Y.'ı hasım göstererek itiraz etmiştir. Duruşma davetiyesi A.Y.'a tebliğ edilerek yürütülmüştür ve karar da alacaklı olarak yalnız. A.Y. gösterilmiş ve kararda yalnız bu suretten bahis edilerek karar tesis olunmuştur. Bu kararı alacaklı A.Y. temyiz etmiştir. Bu durumda karar yalnız A.Y. yönünden tesis edildiğinden M.T.'nın yaptığı takipte ilgili bulunmadığından yalnız A.Y. yönünden temyiz incelemesi yapılmıştır.
A.Y.'ın yaptığı takipte takibe esas olarak dayandığı belge TTK.nun 688. maddesinde yazılı bono niteliğindedir. Bu senet müteselsil kefil olarak aleyhine takip yapılan V.A. tarafından imza edilmiştir. Borçlusu İ.S. olup bunun hakkında da takip aynı dosyada yapılmıştır. Bu halde TTK.nun 612 ve onu izleyen maddelerine göre müteselsil kefil hakkında esas borçlu ile veya ondan ayrı olarak takip yapılmasında yasaya aykırı bir cihet yoktur.
TTK.nun 690. maddesi yoluyla uygulanması gerekli bu yasanın 592. maddesine göre metni tamamen doldurulmadan bir bono ihdası mümkündür. Borçlu ancak aradaki anlaşmaya aykırı olarak bono metninin sonradan doldurulduğunu lehtara karşı ileri sürebilir ve yazılı delille isbat etmesi gerekir. Borçlunun bu şekilde bir iddiası bulunmadığına, bulunsa bile belgelendirmediğine göre, metnin sonradan doldurulması belgenin bono niteliğini bertaraf etmeyeceği düşünülmeksizin bilirkişi raporuna istinaden borçlu talebinin kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden merci kararının İİK. 366 ve HUMK. 428. maddeleri uyarınca bozulmasına, 13.10.1980 gününde oybirliğiyle karar verildi.