 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
E: 1980/3242
K: 1980/5386
T: 23.06.1980
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası belirtilen merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular vekili tarafından istenmesi üzerne bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 10.4.1980 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü.
KARAR : Alacaklı 8.11.1979 tarihli tesbit ilamına dayanarak aylık 6.649 liradan 119.862 lira kira farkı 1.888 lira mahkeme masraflarının tahsili için borçlu hakkında ilamsız takiplere mahsus yolla takip açmış ve borçluya 49 örnek numaralı ödeme emri tebliğ edilerek takip kesinleşmiştir. Bilahare borçlu bu ilamın Yargıtay'ca bozulduğunu bildirerek Yargıtay ilamı ibraz ederek istirdat hususundaki talebini mahkemede yapacağını ve bu nedenle takibin durdurulması 22.2.1980 tarihinde icra memurluğundan istemiş ise de memurluğun bu isteği reddetmesi üzerine bu karar karşı mercie şikayette bulunmuştur.
Mercice kararın bozulması ilama müstenit olmayan takibi etkilemeyeceğinden ve olaya İİK'nun 40. maddesinin uygulama olanağı bulunmadığından dolayı talebi reddetmiştir. Bu karar müşteki vekili tarafından temyiz edilmiştir. Özetlenen şu duruma göre uyuşmazlığın İİK'nun hükümleri ile 12.11.1979 gün ve 1/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı açısından halli gerekir. Takip yukarıda belirtildiği veçhile takip tesbit ilamına dayanarak yapılmıştır. Bu ilamda kira alacağının tahsiline dair bir hüküm fıkrası yoktur. Mesarifi muhakeme yönünden tahsil kararı vardır. Bu halde esas yönünden alacaklı yalnız mahkeme giderleri yönünden ilamların icrası yolu ile takip yapabilir. Kira farkı yönünden ilamların icrası yoluyla takip yapamaz. Bununla beraber her iki alacak yönünden ilamsız takiplere mahsus yolla takip yapılmasına engel bir durum bulunmadığından bu kararın 68. maddede resmi bir belge olarak kabulü için İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince kesinleşmeden icrası istenemeyeceğinden süresinde bir itiraz olmasa bile İçtihadı Birleştirme Kararı muvacebesinde icra memuru bu ilamın kesinleşip kesinleşmediğini re'sen nazara alması icap eder. Çünki İçtihadı Birleştirme Kararı ile bu tür ilamların geçerli sayılmasının kesinleşmesi şartına bağlanmıştır. Şu halde mevcut ilam hakkında icra takibinin kesinleşmesinden sonra dahi her zaman şikayet edebileceğinin kabulü zorunludur. İİK'nun teyit ettiği prosedürün hilafına yürürlüğe giren İçtihadı Birleştirme Kararı muvacehesinde borçlunun takibin durdurulmasına dair talebinin kabulü gerekirken yazılı nedenlerle reddine karar verilmesi isabetsiz,
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden merci kararının İİK'nun 366 ve HMUK'nun 128. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA) 23.6.1980 gününde oybirliğiyle karar verildi.