Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1979/475
K: 1982/92
T: 12.02.1982
DAVA : Taraflar arasındaki "Rücuan Alacak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; (Ankara 4. İş Mahkemesi)nce davanın kısmen kabulüne dair verilen 7.2.1978 gün ve 4900-14 sayılı kararın incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmesi üzerine; Yargıtay 10. Hukuk Dairesi'nin 16.11.1978 gün ve 1910-8312 sayılı ilamıyle (1 - Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere ve özellikle, iş kazasının iskelede çift kalas yerine tek kalas kullanılması, yeterli korkuluğun bulunmayışı ve kişisel koruyucu araçların verilmemesi sonucu vukubulduğu hususundaki kabülde bir isabetsizlik bulunmasına göre davalıların tüm, davacının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir,
2 - İş kazasının vukuunda olayın yukarıda belirlenen niteliği başlıca etken olduğu halde, sigortalının böyle bir iskelede çalışmasının kendisini % 50 oranında kusurlu kılan bir davranış olarak kabulünde isabet bulunmamaktadır.
Günlük kazanç ile geçinen, işverene bu şartlarda çalışmıyacağını bildirdiği takdirde, işine son verilmesi olanağı bulunan bir işçinin, olayda % 50 oranında kusurlu bulunması işçi sağlığı ve iş güvenliği mevzuatı ile bağdaşamaz..) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Temyiz edenler: 1 - Davacı S.S. Kurumu vekili 2 - Davalı Ömer vekili.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : 1 - Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı SSK.nun 26. maddesi iş verenin ve zararlandırıcı sigorta olayına neden olan üçüncü kişilerin sorumluluklarını, maddede belirlenen hal ve koşulların gerçekleşmesi durumunda kabul eylemiştir. Madde hükümlerine göre işveren, sosyal sigorta olayının meydana gelişinde, kasti veya işçilerin sağlığını koruma ve iş güvenliği ile ilgili mevzuat hükümlerine aykırı hareketi veyahut suç sayılır eylemi, 3. kişilerin de kasıt veya kusurlarının saptanması takdirinde rücu tazminatı ile sorumludurlar. Bu davada ise, davalılardan Yılmaz'ın işveren, Taşaron Ömer'in de 3. kişi oldukları açıktır. Diğer yönden; yukarıda açıklanan doğrultuda bir kusurun var olup olmadığını saptayabilmek için, öncelikle sosyal sigorta olayının oluşması sonucunu doğuran maddi olayın mahkemece, görevi gereği, gerçeğe en yakın şekilde tespit edilmesi, bu konuda taraflarca ileri sürülen tüm delillerin tam olarak toplanması ve bundan sonra işçi sağlığı ve iş güvenliği konularında uzman kişi veya kişilerden oluşturulacak bilirkişilerden kusur neden ve oranları gösterir bir rapor alarak sonucuna göre karar verilmesi gerekir.
Bu davada ise; zararlandırıcı sigorta olayının binada sıva işi yapılırken meydana geldiği, bu işin Ağır ve Tehlikeli İşler Tüzüğü'nün 30. sırasında yer aldığı; anılan Tüzüğün 3. maddesinde öngörüldüğü doğrultuda sigortalı işçinin işe girişinde "... işin niteliğine ve şartlarına göre bedence bu işlere elverişli ve dayanıklı olduğu..."nun hekim raporu ile saptanıp saptanmadığının belli olmadığı; yine, 1475 sayılı İş Kanunu'nun 73. maddesi uyarınca "... iş yerinde işçilerin sağlığını ve iş güvenliğini sağlamak için gerekli olanı yapmak ve bu husustaki şartları, araçları noksansız bulundurmakla yükümlü.." olan işverenin sigortalı işçiye, düşmesini önlemek için emniyet kemeri verip vermediği konusunun kezalik tesbit edilmediği ve ayrıca iş güvenliği müfettişi tarafından idari aşamada dinlenilen tanıkların mahkemece ifadelerine başvurulmak suretiyle olayın meydana geliş şeklinin tam olarak saptanmadığı açıktır.
Bunlardan ayrı olarak ve bir yönden bu noksanlıkların varılığına teyid eder şekilde hükme dayanak kılınan özellikle 3.5.1976 ve 10.12.1976 günlü bilirkişi raporlarında; (maddi olayın tam olarak saptanamadığı, tanık sözleri arasında iskelenin yapılış durumu bakımından çelişki olduğu, sigortalı işçiye emniyet kemeri verilip verilmediği, işe girişinde rapor alınıp alınmadığı ve bu nedenle ".. tahmini ve takdiri kanaat vermek zorunda..." kaldıkları) yönünün genel deyimlerle belirlendiği görülmektedir.
Bu nedenlerle; anılan bilirkişi raporlarının hükme dayanak kılınamıyacakları açık olup, 506 sayılı Yasanın 26. maddesi çevresinde düzenlendiği de söylenemez.
Bu durumda, gerek açıklanan nedenler ve gerekse özel daire bozma kararında belirlenen sebeplerle bozma ilamına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırı olmakla davacının temyiz itirazları kabul edilmeli, direnme kararı bozulmalıdır.
2 - Davalı Ömer vekili direnme kararını temyiz etmiş ise de, ilk kararın temyizi üzerine özel daire, temyiz itirazlarının reddine karar vermiş olup, bu hushus kesinleşmiştir. Bu durumda direnme kararının temyizine hakkı olmadığından, temyiz dilekçesinin reddine karar verilmek gerekir.
SONUÇ : 1 - Yukarıda açıklanan sebeplerden dolayı, davalı Ömer vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE,
2 - Davacı, S.S. Kurumu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının özel daire bozma kararında ve yukarıda birinci paragrafta gösterilen sebeplerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, 12.2.1982 gününde oybirliği ile karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini