 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1979/2-768
K: 1980/53
T: 11.1.1980
- BOŞANMA ( Terk Sebebiyle )
- İHTARDA HAKLILIK VE İYİNİYET ( Boşanma )
- İHTARIN KANUNA UYGUNLUĞUNU TAHKİK (Boşanma)
743/m.132
DAVA : Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Antalya Asliye 2. Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 9.4.1968 gün ve 745-23 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine,
KARAR : ( ...Davalının evden ayrılma nedeni olarak doğumunu bildirdiği çocuğunun henüz nüfus kütüğüne kaydedilmediği anlaşılmaktadır. 26.2.1968 tarihli oturumda çocuğun beş aylık olduğu bildirildiğine göre, davalının doğum yaptığı tarih 1967 senesinin Eylül ayı başı veya Ağustos sonlarındaki ihtar kararının tebliği tarihinden 10 - 15 gün sonraya isabet etmektedir. İhtar ile davalıya verilen bir aylık mehil ise doğumdan 10 - 15 gün sonra bitmektedir. Bu durumda davacının dava konusu ihtarı yapmakta haklı ve iyi niyetli olup olmadığı... ) ayrılığın ihtardan evvel iki ay sürüp sürmediği, davacının davalıyı davet ettiği yerin evvelce oturdukları ev olup olmadığı, bu ev başka bir mahalde ise tarafların içtimai seviyeleriyle mütenasip olup olmadığı araştırılmalıdır, gerekçesiyle ve ayrıca nafaka yönünden bozulmuştur.
Mahkeme 20.12.1972 günlü oturumda bozma kararının boşanmaya dair kısmında direnmiş ise de 18.11.1975 günlü oturumda direnmeye dair verdiği kararını kaldırmış ve bozma çerçevesinde çocuğun doğum tarihini tesbit ederek yine boşanmaya karar vermiştir. Bu karar davalı tarafın temyizi üzerine özel dairece, direnme kararı ara kararı niteliğinde olmadığı ve davacı yararına kazanılmış hak meydana getirdiği için artık dönülemez gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkeme bu kere 9.4.1968 gün ve 745/230 sayılı ilk kararında direnildiğini belirterek boşanmaya karar vermiştir.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki kağıtlara, ihtarın M.K.'nun 132. maddesi hükmüne uygun olup olmadığı hususunun mahkemece resen araştırılması gerektiğine göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen özel daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının özel daire bozma kararında gösterilen sebeplerden dolayı ( BOZULMASINA ) oybirliğiyle karar verildi.