Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E: 1979/1-228
K: 1979/323
T: 17.9.1979
765/m.439,45
Adam öldürmek mesken masuniyetini ihlal ve izrardan sanık Hasan'ın beraatine dair Sivas 2. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 30.12.1976 gün ve 84/121 sayılı hükmün müdahillerin temyizleri üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesince incelenerek bozulup yerine geri çevrilmiştir.
İlk hükümde direnmeye ilişkin aynı mahkemeden verilen 19.10.1978 gün ve 112/ 127 sayılı son hükmün Yargıtay'ca incelenmesi müdahil tarafından süresinde verilen dilekçe ile istenilmiş ve koşulu da yerinde getirilmiş olduğundan dosya C.Başsavcılığından hükmün bozulmasının istemini bildiren 11.5.1979 gün ve 1/1649 sayılı tebliğnamesiyle 1. Başkanlığa gönderilmekle; Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : İki kişiyi öldürmek, ruhsatsız silah taşımak ve geceleyin konut dokunulmazlığını bozmaktan sanık Hasan'ın beraatine ilişkin hükmü özel daire Olay gecesi sanık Hasan, kardeşi maktül İsmail ile birlikte maktüle Suna'yı kaçırmak için evlerine girdikleri, maktülenin karşı koyması üzerine maktülenin kaçırmaya teşebbüs edilmesi esnasında öldürüldüğü olayın akışını doğrulayan ev halkının şehadetinden bilirkişi ve Adli Tıp Mütalaasından açıkça anlaşılmasına göre kaçırılmasına teşebbüs edilmesi esnasında ölen maktülenin ölümünden kaçırma suçuna iştirak ettiği aşikar olan sanık Hasan'ın sorumlu görülmesi TCK.nun 439. maddesinin açık emri olmasına rağmen isabetsiz bazı düşünceler ileri sürülerek sanığın beraatine karar verilmesi isabetsizliğinden bozmuş; yerel mahkeme ise önceki gerekçesiyle direnmiştir.
Dosya kapsamına, toplanan deliller ve şahadete göre sanık Hasan, yanında kardeşi maktül İsmail olduğu halde maktüle Suna'nın evine giriş kapısını zorlayıp açarak maktüleyi kaçırmak istemişler ve karşı konulması sırasında maktüle öldürülmüştür. Bu oluşa göre maktülenin zorla kaçırma sırasında öldürüldüğü ve kaçırmaya sanık Hasan'ın iştirak ettiği anlaşılmaktadır.
Olayın bu akışına göre sanık Hasan'ın işlediği suç niteliğinin belirlenmesi bakımından TCK.nun 45. maddesinin gözden geçirilmesi gerekir. Maddede cürümde kastın bulunmaması cezayı kaldırır. Failin bir şeyi yapmasının veya yapmamasının neticesi olan bir fiilden dolayı kanunun o fiile ceza tertip ettiği ahval müstesnadır hükmü getirilmekle doğrudan doğruya olmayan kasıtlı eylemlerde sanığın kastına göre değil, oluşan sonuca göre sorumlu olması öngörülmüştür. Bu gibi suçlara örnek olarak TCK.nun 258/2, 286/3, 407, 439, 452, ve 458. maddeleri gösterilebilir. Örneğin 452. maddede öldürme kastı ile olmayan dövme veya yaralama da ölüm meydana gelmişse o kişiye kastına göre değil aşırı ölçüde meydana gelen sonuçtan dolayı ceza verilmektedir. Buradaki sonuç önceden görülüp kestirilmesi mümkün bulunmayan bir sonuç olup suç işleyenin bu sonuçtan ( maktülenin öldürülmesi eyleminden ) sorumlu tutulması gerekir. Yasa koyucu TCK.nun 439. maddesindeki hükümle kaçırma eylemlerini önlemek ve sanıkları bu eylemlerden uzak tutmak istemiştir. Hukuki durumu özetleyecek olursak TCK.nun 439. maddesi hükmü kastın belli bir sonuca yönelmiş ve bu sonucun gerçekleşmiş olmasından dolayı değil belli bir kasta dayanan eylemlerin yani zorla kaçırma eylemlerinin sonucu olarak veyahut bu eylemler işlendiği sırada mağdurda meydana gelen ölüm veya yaralama olayından dolayı zorla kaçırma suçunun cezasını artırmaktadır. Bu yüzden kasıt ile ilgili olmayan bir olaydan objektif bir sorumluluk öngörmektedir. Diğer bir deyimle TCK.nun 45. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesinde sözü edilen özel nitelikteki sorumluluk 439. maddede de kabul edilmiştir.
Bu itibarla davaya katılanın temyiz itirazlarının kabulüyle usul ve yasaya aykırı bulunan direnme hükmünün bozulmasına karar verilmelidir.
SONUÇ : Yukarda açıklanan nedenlerle direnme hükmünün isteğe uygun olarak BOZULMASINA, depo parasının geri verilmesine 17.9.1979 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Clicking Here TLO lookup 
  • 02.05.2025 08:42
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini