 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1979/466
K: 1979/2879
T: 28.02.1979
DAVA : Davacı, intibakının yeniden yapılmasına ve noksan ücretten doğan alacağının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
Hüküm, süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, toplu iş sözleşmesine göre verilmeyen zamların ödetilmesini istemiştir. Mahkeme isteği hüküm altına almıştır.
1 - Gerçekten 1.1.1969 ile 31.12.1971 tarihleri arası dönem için yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesiyle geçim endekslerine göre hesaplanacak oranda işçi ücretlerine zam yapılması kabul edilmiş ve bu zamların 1969 yılına ait olanı 1970'de, 1970 yılına ait alına da 1971 yılında uygulanmış ve davacının buna bir itirazı olmamıştır.
Davacı, 1971 yılı konjonktür zammı için bir uygulama yapılmadığını bildirerek bu yıl zammının da 1.1.1972 tarihinden sonraki ücretlerine ilave edilmesi gerektiğini iddia ederek istekte bulunmuştur. Ancak, bu zammı öngören sözleşme 31.12.1971 tarihinde sona ermiş ve yürürlüğü 1.1.1972'den geçerli olmak üzere ikinci bir toplu iş sözleşmesi yapılmıştır. Böylece yeni bir toplu iş sözleşmesi dönemine girildikten sonra artık süresi bitmiş bir toplu iş sözleşmesinin varlığına neden olacak şekilde istekte bulunulamaz.
Aksine düşünce, 275 sayılı toplu iş sözleşmesi, grev ve lokavt kanununun, toplu iş sözleşmesinin, hizmet aktinin yapılması muhtevası ve sona ermesi ile ilgili hususları düzenlemek için yapılan bir sözleşme olarak tanımlayan 1. maddesi ve "toplu iş sözleşmesinin süresi ve bitimi" ile ilgili 4. maddesi hükümlerine de aykırı olur.
Kaldı ki, sonraki toplu iş sözleşmesiyle önceki zammın fazlasını kapsar oranda yeni haklar ve zamlar getirilmiş, ayrıca 1971 konjonktür zammının 1.1.1971 tarihinden sonraki ücretlere ilave edileceğine dair herhangi bir hükme yer verilmemiştir.
Davacı, önceki toplu iş sözleşmesi hükmünün yürürlük süresi içinde yanlış uygulandığı iddiasiyle bir istekte de bulunmuş değildir.
O halde, davanın reddi gerekirken kabulü isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
2 - Kabule göre de; avukatlık ücret tarifesinin 4/2 maddesine göre, aynı avukat tarafından takip edilen ve ayrı ayrı emek ve gayret harcamasını gerektirmeyen aynı konudaki birden çok işin sayısı dikkate alınarak her biri için davacı tarafa takdir edilen avukatlık ücretinden tarifede yazılı nisbetler dahilinde indirim yapılmamış olması doğru değildir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarda gösterilen sebeplerden davalı yararına BOZULMASINA, 1. maddedeki bozma sebebinde oyçokluğu ve 2. maddedeki bozmada oybirliğiyle 28.2.1979 gününde karar verildi.