 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
7. Hukuk Dairesi
E: 1979/6083
K: 1979/6855
T: 13.06.1979
ÖZET: Davanın yetkili vekil tarafından açılması bir dava koşuludur. Ancak yetkisiz vekil tarafından açılan dava, sonradan davacı tarafından onay [icazet] verildiğinde, geçerli hale gelir. Ancak dava, itirazın davamı değildir. Dava için verilen onay itiraz evresini kapsamına alamaz. Sonradan davaya giren vekilin vekaletnamesinde vekillik veren adına itiraz içinde önceki yetkisiz vekilin itiraz işlemlerine onay verildiğine ilişkin bir kayıt bulunmamakla süresinde yetkili vekil tarafından itiraz edilmediği için tutanak kesinleşmiştir. Bu durumda mahkemece görevsizlik kararı verilmelidir.
(766 s. Tapulama K. m. 26)
Taraflar arasında tapulama tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle temyiz isteğinin kanuni süresinde olduğu anlaşıldı, tetkik raporu ve dosyadaki kağıtlar okundu, tetkik hakiminin açıklaması dinlendi, gereği görüşüldü
Tapulama sırasında dava konusu taşınmaz, kazandırıcı zaman aşımı zilyetliğine ve satın almaya dayanılarak davalı adına tesbit edilmiştir. İtirazı tapulama komisyonunca red edilen davacı Dördü vekili olduğunu bildiren vekaletnamesi olmadığı saptanan Mehmet dava açmıştır. Mahkemece davanın açılmamış sayılmasına ve tutanağın iadesine karar verilmiş; hüküm, davacı Döndü vekili Av. Osman tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece davacı Döndünün vekili sıfatıyla tapulama tesbitine İtiraz eden ve dava açan Mehmet'in davacının vekili olmadığı saptanmış ve bu nedenle davanın açılmamış sayılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir. Davanın yetkili vekil tarafından açılması bir dava koşuludur. Ne varki yetkisiz vekil tarafından açılan dava, sonradan davacı tarafından verilmesi icazet halinde geçerli hale gelir, İcazetin varlığı bizzat davacının davaya katılması yolu ile gerçekleştirilbileceği gibi; bir başka vekile usulüne uygun biçimde düzenlenen bir vekaletname verilerek davayı o vekiliyle yürütme yolu ile de oluşturulabilir. Olayda Avukat Osman, sonradan vakit olarak atanmış ve, da ya adı geçen vekil aracılığı ile sona erdirilmiştir. Bu durumda geçerli bir davanın varlığının kabulü zorunludur. Ancak, tapulama tesbiti evresinde aynı sonuca varmak olanaksızdır. Sonradan atanan vekile verilen vekaletnamede tapulamanın itiraz işlemlerinde geçerli olacağı yönünde bir kayıt bulunmamaktadır. Olayda vekil sıfatıyla itiraz eden kişinin vekaletnamesi yoktur. İtiraz evresi bakımından icazette verilmemiştir. Tapulananın yönetsel evresi ile ilgili itiraz işlemleri, dava safhasından tümüyle ayrıdır. Bir başka deyimle dava, itirazın devamı değildir. Dava için verilen icazet itiraz evresini kapsamına alamaz. Sonradan davaya giren vekilin vekaletnamesin de müvekkil adına itiraz içinde önceki yetkisiz vekilin itiraz işlemine icazet verildiğine dair bir 'kayıt bulunmamaktadır. O halde süresinde yetkili vekil tarafından itiraz edilmediği için tutanak kesinleşmiştir. Bu durumda mahkemece dava hakkında görevsizlik kararı verilmek gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm verilmiş olması isabetsiz temyiz İtirazları bu nedenle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün (BOZULMASINA) ve 766 sayılı Tapulama Kanunin 73. maddesi uyarınca harç alınmasına yer olmadığına 13.6.1979 gününde oybirliği ile karar verildi.