 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
7. Hukuk Dairesi
E: 1979/11593
K: 1979/12742
T: 19.12.1979
DAVA : Taraflar arasında tapulama tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle temyiz isteğinin kanuni süresinde olduğu anlaşıldı, tetkik raporu ve dosyadaki kağıtlar okundu, tetkik hakiminin açıklaması dinlendi, gereği görüşüldü:
KARAR : Tapulama sırasında 9522 parsel sayılı 5212 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, vergi kaydına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine ve trampaya dayanılarak İnceler Belediyesi adına tesbit edilmiştir. İtirazı tapulama komisyonunca red edilen davacı Aynımah, nizalı yerin bir bölününe, miras yolu ile geçen çkazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece, davanın reddine, dava konusu taşınmazın davalı adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Nizalı taşınmazı krokisinde belirtilen ve davaya konu edilen 268 metrekarelik bölümün davacıya miras bırakanından kaldığı ve bu yer üzerine davacı yararına kazandırıcı zamanaşımı ile mülk edinme koşullarının gerçekleştiği, mahkemece, toplanan deliller ile saptanmıştır. Nizalı yerin tapulama tesbitinden önce Köy Tüzel Kişiliği ile davacı arasında trampa edildiği 268 metrekarelik bölümün bu trampa sonuca davalı Köye tert edildiği ve buna karşılık davacıya başka bir taşınmazın verildiği davacıya verilen taşınmazın da tapulama tesbiti sırasında sonradan Belediye haline getirtilen Köy adına mera olarak tapılama tesbitinin yapıldığı yönünde de taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, yapılmış olan bu trampanın geçerliliğini koruyup korumadığı yönünde toplanmaktadır. BK.'nun 253. maddesinde "trampa suretiyle aldığı şey yedinden zaptolunan kişinin dilerse zarar ve ziyanını diğer tarafatazmin ettireceği, dilerse vermiş olduğu şeyi istirdat edeceği" hükme bağlanmıştır. Davacı tercih hakkını geri alma (istirdat etme) doğrultusunda kullanmıştır. Davacıya verilen yer Belediye adına mera olarak tesbit edilmiş bulunmasına ve bu tesbitte kesinleşmiş olmasına göre davacının geri almak hakkı doğmuş bulunmaktadır. SONUÇ : Mahkemece bu yön gözetilerek davaya konu edilen 268 metrekarelik bölümün davacı adına tesciline karar verilmesi gerekirken bundan zuhul ile trampanın geçerliliğini koruduğundan söz edilerek yazılı biçimde karar verilmiş olması isabetsiz temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü le hükmün (BOZULMASINA), 766 sayılı Tapulama Kanunu'nun 73. maddesi uyarınca harç alınmasına mahal olmadığına, 19.12.1979 gününde oybirliğiyle karar verildi.