Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1979/7081
K: 1979/12713
T: 19.11.1979
DAVA : Taraflar arasındaki avukatlık ücretinden alacak davası nedeniyle yapılan yargılama sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine ilişkin hükmün süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu:
KARAR : Davacının miras bırakanı, davalının murisine ait iki davanın kavuşturulmasını avukat olarak üzerine almıştı. Bu davaların kovuşturulması sırasında davalının miras bırakanı olan annesi ölmüş ve onun tek mirasçısı durumunda olan davalı bu iki davanın kovuşturulması görevini davacının miras bırakanına vermiştir.
Davacının miras bırakanı kocası Avukat (U.B.) her iki davayı takip ederken 28.4.1974 günü ölmüştür. Bu durumda davacının miras bırakanı tarafından yükümlenilen vekalet hizmeti ölüm nedeniyle sonuçlandırılamamıştır. Borçlar Yasasının 397. maddesi hükmünce vekilin ölümü ile vekalet sona erer. Bu bakımdan vekilin öllümü nedeniyle sonuçlandıramadığı hukuki yardım için avukatın mirasçısının tam ücret istemesi mümkün değildir. Çünkü, bir avukat üzerine aldığı işi sonuna kadar takip etmek ve kesin hüküm elde edinceye kadar yapılması gereken işlemleri yerine getirmekle yükümlüdür.
O halde, miras bırakanı ücretin tamamına, hak kazanmadığı bir dönemde öldüğüne ve ölümle vekalet sona erdiğine göre, kural olarak davacının ölüm gününe kadar sarfettiği emek karşılığını istemesi mümkündür. Dairemizin istikrarla vaki uygulaması bu doğrultudadır. Nitekim davacı da bu maddi ve hukuki olgulara dayanarak masruf mesai karşılığının ödetilmesini istemiştir. Hal böyle olunca mahkemece (davanın kaybı halinde hiçbir ücret ödenmeyeceği yolundaki koşulu ihtiva etmesi nedeniyle) yazılı ücret sözleşmesinin geçersiz olduğu gözetilerek yukarıda anılan esas uyarınca davacı yararına avukatlık ücreti hükmetmesi gerekirdi. Mahkemenin bu ilkeler hilafına avukatın ölmesi ile davanın doğal olarak takipsiz kalacağını düşünmeden ve yazılı ücret sözleşmesinin yukarıda yazılı olduğu şekilde geçersiz olduğunu gözetmeden ve masruf konusundaki davacı iddiası üzerinde de durmadan yasal dayanağı bulunmayan gerekçelerle davanın tümünü reddetmiş bulunması bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın gösterilen nedenlerle BOZULMASINA 19.11.1979 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06
  • Kısmi Kabul ve Kısmi Red Kararından Sonra 3/4 oranından indirimli icra vekalet ücreti 
  • 26.04.2025 09:11


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini