 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
E:1979/887
K:1979/2198
T:10.04.1979
- BİLDİRİMİN ESASLARI
- BELLİ BİR YERDE MESLEK VE SANATIN YAPILMASI
ÖZET : Belli bir yerde sürekli biçimde meslek ve sanat yapanlar o yerde yoklarsa bildirim aynı yerdeki sürekli memur veya hizmetlisine yapılır. ilamın Tebligat Yasasına uygun olarak bildirilip bildirilmediğinin incelenmesi Yargıtay'ın görevine girer, bu yön ayrı bir dava konusu yapılamaz.
(7201 s. Tebligat K m. 17)
Davacı Yakup vekili tarafından, davalı Fatma Ayşe aleyhine 1.6.1968 gününde verilen dilekçe ile ferağa icbar suretiyle tescil istenmesi üzerine bozmaya uyularak yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27. 10. 1977 günlü hükmün Yargıtay'ca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü
Yakup vekili, Eskişehir 1. Noterliği'nce düzenlenen 5.7. 1960 gün ve 11009 sayılı (resen gayrimenkul beyi vaadi) sözleşmesine dayanarak açtığı ferağa icbar suretiyle tescil davası, Eskişehir 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce kabul edilmiştir. Davanın kabulüne ilişkin 27.10.1977 gün ve 1970/239 esas 1977/527 karar sayılı ilim, davalı vekili Avukat İhsan'ın muhasebecisi Turgut'a 28.11.1977 günü tebliğ edilmiştir. Avukat Ihsan, Turgut'un yanında çalışmadığını ve ona yapılan tebligatın geçerli sayılamayacağını, olaydan 2.3. 1978 günü haberdar olduğunu bildirerek sözkonusu tebligatın hükümsüzlüğüne karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, istek yerinde görülerek Turgut'a yapılan tebliğ işlemi geçersiz sayılmıştır. 27.10.1977 günlü hüküm, davalı vekili Avukat İhsan tarafından, 23.11.1978 günlü karar ise, davacı vekili Avukat İbrahim tarafından temyiz edilmiştir.
7201 sayılı Tebligat Yasasının 17. maddesinde, (belli bir yerde devamlı olarak meslek veya sanatını icra edenler, o yerde bulunmadıkları takdirde tebliğ aynı yerdeki daimi memur veya müstahdemlerinden birine, meslek veya sanatını evinde icra edenlerin memur ve müstahdemlerinden biri bulunmadığı takdirde birlikte oturan ailesi efradından veya hizmetçilerinden birine yapılacağı) kabul edilmiştir. Turgut'un, Avukat İhsan'ın yazıhanesinde çalıştığı onun adına çıkarılan tebligatı kabul ettiği dosya kapsamı ve mevcut belgelerden anlaşılmıştır. Ferağa icbar suretiyle tescile ilişkin ilamın davalı vekilinin muhasebecisi Turgut'a tebliği, anılan yasa hükmü uyarınca geçerlidir.
İlamın, Tebligat Yasasına ve nizamnamesine uygun olarak tebliğ edilip edilmediğinin incelenmesi, Yargıtay'ın görevine dahildir. Bu hususun ayrı bir dava konusu yapılması mümkün değildir. Bu itibarla 28.11.1977 günlü tebligatın geçersizliğine ilişkin Eskişehir 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 23.11.1978 gün ve 239/527 sayılı kararı, yok hükmündedir.
Bu itibarla; tescil ilamı, 28.11.1977 günü tebliğ edildiğine göre, Usulün 432. maddesinde öngörülen 15 günlük yasal süre geçirildikten sonra Avukat İhsan tarafından 7.3. 1978 gününde verilen temyiz dilekçesinin süre aşımı yönünden reddi gerekmiştir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz dilekçesinin süre aşımı yönünden reddine, istek halinde temyiz dilekçesinde yazılı harçların ilgililere iadesine 10.4.1979 gününde oybirliğiyle karar verildi.