 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
E:1979/2117
K:1979/3515
T:19.06.1979
ÖZET : Her iki taraf da hazinenin ardılı olup çekişmeli taşınmazı kapsamına alan tapulardan "davacı" kaydı önceki tarihli olduğuna ve taşınmazda, ilk özgülenen [tahsis edilen] le alıcısı tarafından kullanıldığına göre davacı adına kaydedilmelidir.
(2613 s. Kad. Ve Tapu Tahr. K m. 22)
Davacı Hulusi vekili tarafından davalı Iğdır Belediyesi aleyhine 5.7. 1976 gününde verilen dilekçe ile kadastroca malikhanesi açık tahdit edilen 175 ada 4 parselin tapu kaydı ve zilyetliğe dayanarak tescili istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine ve çekişmeli taşınmazın Iğdır Belediyesi adına tesciline dair verilen 26.2. 1979 günlü hükmün Yargıtay'ca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili ve müdahil tarafından istenilmekle dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
175 ada 4 parsel sayılı çekişmeli taşınmazın; tarafların tapu kayıtları kapsamında kaldığı, toplam 40 yılı aşan bir süreden beri ilk bayileri Mehdi oğlu Celil ve ortakları ve sonra davacı Hulusi ile müdahil Kalender'in ellerinde bulunduğu, dosya kapsamı, mahallen yapılan keşif ve uygulama, bilirkişi ve tanık sözlerinden anlaşılmıştır Taraflar arasında da, bu hususta bir uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık mevcut tapu kayıtlarından hangisine itibar edilmesi gerektiğinin saptanmasına ilişkin bulunmaktadır.
Taraflar Hazinenin halefleridir. Çekişmeli taşınmaz; 2502 ve 2510 sayılı Yasalar gereğince Mehdi oğlu Celil ve ortaklarına tahsis edilmiş ve adlarına 25,4,1936 gün ve 343 sayı ile tapuya bağlanmış, sonra satış yoluyla davacı ve mudahile geçmiştir. Hazine üzerindeki kayıt, 25.8. 1931 gününü taşıyor ise de, tahsis işleminden çok sonra, 7367 sayılı Yasa uyarınca, davalı belediye adına 29.9. 1959 gün ve 118 sayı ile tapu tesis edilmiştir. Bu itibarla; taraflar Hazinenin halefleri olduklarına, davacı ve müdahil bu yeri kayden daha önce iktisap eylediklerine, bu nedenle dayandıkları kayıt geçerli bulunduğuna çekişmeli taşınmaz, önce Mehdi oğlu Celil ve ortakları ve sonra adı geçenler tarafından tasarruf edildiğine göre, davanın kabulü gerekirken aksine görüş ve düşünce ile yazılı biçimde hüküm, kurulması, isabetsizdir.
Sonuç : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekili ve müdahili yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), 1400 lira duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak Hulusi'ye ödenmesine 19.6.1979 gününde oybirliği ile karar verildi.