 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
E: 1979/7388
K: 1979/8155
T: 23.10.1979
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mercii kararı borçlu vekili tarafından temyiz olunması üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 20.7.1979 trihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Celp olunan tapu kayıt suretine göre borçlu (S.K.)'nın taşınmazda mevcut 40/396 hissesi (A.G.) lehine birinci derecede (100.000) lira alacağı teminen bir yıl vade ile 13.3.1975 tarihinde ipotek edildiği ve hisse üst sayı ile çarpılarak 12672/63360 miktara göre dairenin bu pay üzerinde 634 sayılı K.'nuna göre irtifak hakkı bulunduğu belirtilmiştir. İİK.'nun 125. maddesinde bu irtifak hakkının şartnameye dercedilmesi ve irtifak hakkı ile satıldığının şartnameye derci gerektiği açıklanmıştır.
Borçlu bu yönü de ileri sürerek ihalenin feshini istemiştir. İncelenen icra takip dosyasına göre kıymet takdirine ilişkin raporda satılan taşınmaz üzerinde bir iş kanunun yapılmakta olduğu gözönünde tutularak inşaat durumu teyit edilip ve taşınmaz nataman iş hanına (7.920.000) lira kıymet takdir edilip müştekinin 40/396 hissesine (800.000) lira isabet edeceği belirtilmiştir. Bu rapora karşı vaki şikayet merciin 16.6.1978 tarihli kararı ile reddedilmiştir. Borçlu ayrıca merciie 7.11.1978 tarihinde müracaat ederek gayrimenkul üzerinde kat irtifakı tesis edildiğini ve hisse miktarının yanlış gösterildiğini ileri sürerek satış ilanının iptali ile satışın durdurulmasını istemiştir. Merciice 20.11.1972 tarihinde ittihaz olunan kararla, yalnız pay üzerinde orantı kurulan bu orantı miktarını etkilemeyeceğinden dolayı şikayet reddedilmiştir. Fakat kat irtifakının ilana dercedilip edilmemesi yönünden herhangi bir karar vrilmemiştir. Bu kararlar İİK.'nun 363. maddesi gereğince kabili temyiz olmamakla beraber İİK.'nun 134. maddesi gereğince ihalenin feshine ilişkin şikayetlerde ilgilinin ihale yapıldığı ana kadar cereyan eden muamelelerdeki yolsuzluklara dayanarak ihalenin feshini isteyebileceklerinden şikayeti evvelce red edilmiş olması, kesin hüküm niteliğini taşımıyacağından ihalenin feshine ilişkin şikayetler sonucu verilecek karar yönünden tekrar tetkikine engel yoktur. Kaldı ki, 20.11.1978 tarihli kararda müşteki borçlunun irtifak hakkına ilişkin şikayeti hakkında olumlu olumsuz bir kararda verilmemiştir. Bu nedenlerle müştekinin bu yöne ilişkin fesih sebebinin tetkiki zorunludur. Yukarda belirtildiği veçhile arttırma şartnamesinde ve ilanlarda taşınmaz üzerinde irtifak hakkının bulunup bulunmadığı ve bununla beraber satıldığının gösterilmesi ve şartnamenin ona göre düzenlenip ilanın yapılması gerekir. Satış ilanında tapu kaydında mevcut hisse üzerindeki irtifak hakkı bulunduğu gösterilmemiş ve bununla satışın yapılacağı belirtilmemiştir. Natamam bir inşaata başlandığı cihetle alıcı yapılan bina üzerinde arsadaki hisse nisbetinde bir irtifak hakkına sahip olması gerekir ve bu halde söz konusu irtifak hakkının ilanda gösterilmesi halinde daha fazla talip çıkması mümkün olduğu gibi, gayrimenkul değerinin bu hususta nazara alınarak biçilmemesi borçlunun ve özellikle (800.000) lira muhammen bedelli gayrimenkulun düşük bedelle satılması yönünden İİK.'nun 134/5. gereğince borçlunun menfaatini de ihlal ettiği cihetle şikayetin bu yönden kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesi isabetsiz borçlunun temyiz itirazları bu yönden yerinde görüldüğünden temyiz olunan mercii kararının İİK. 366 ve HUMK. 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 23.10.1979 gününde oybirliğiyle karar verildi.