 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1979/1436
K: 1979/1416
T: 21.03.1979
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı (Erzurum 1. Asliye Hukuk Hakimliği)nce verilen 29.9.1978 tarih ve 1336/585 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı avukatı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Davacı vekili, müvekkilini teminat cirosu ile tevdii edilen 15.11.1976 vadeli 9000 liralık senedin borçlusunun davalı olduğunu, senedin tahsili için Erzurum Yapı ve Kredi Bankası'na gönderilen senedin postada kayıp olduğunu, müvekkilinin mahkemeden iptal kararı da aldığını iddia ile 9.000 liranın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı savunmasında, dava konusu senedin borçlusu olmadığından davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, ispat edilemiyen davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
TTK'nun 557. maddesi gereğince bonoda mündemiç olan hak senetden ayrı olarak dermeyan edilemez. Bu nedenle davacı kaybolan asıl senet nedeni ile zayi belgesi almış ve böyleliklede senetsiz borçlu aleyhine dava açmak hakkını kazanmış bulunmaktadır. Ancak davacının alacağının varlığını da isbat etmesi gerekir. Davacı zayi olan senetle alacaklı olduğunu 17.11.1976 tarihli kasa fişi ile mezkur senetten dolayı borçlu olduğu miktarı davacı bankaya yatırmış ancak, 16.12.1976 tarihli kasa fişi ile de, senet kendisine iade edilmediği için bankaya borçlu olup, yatırmış olduğu miktarı bankadan tahsil etmiştir. Bu arada borçlu olmadığını söyleyen davalı ise davacıya hitaben yazdığı 7.2.1977 tarihli mektupta dava konusu olan senedin borçlusu olduğunu bizzat bildirmektedir. Bu durumda davacı zayi olan senetde mündemiç olan alacağını ispat ettiğine göre davanın kabulüne karar verilmek gerekirken yazılı şekilde, iddianın isbat edilmediğinden ve gereksiz olarak yaptırılmış olan anda dayanılarak davanın reddi cihetine gidilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Yukarıda yazılı nedenle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine 21.3.1979 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.