DAVA : Öldürülen P.T.'un, sanık A.R. ve karısı S. ile onların köylüsü olan K.A.'ün aracılığı ile tanıştıktan sonra, kendileriyle ahbaplığı ilerleterek sanığın evine sık sık gelerek karı-koca ile birlikte oturup konuştuğu ve bu arada S. ile anlaşarak onunla cinsi münasebette bulunmaya başladığı, sanık A.'ın da bu ilişkiye para karşılığında razı olduğu, hatta çok zamanlar komşularına karşı zevahiri kurtarmak için öldürüleni bizzat evine getirip karısı ile birlikte bıraktıktan sonra evden ayrıldığı, bu suretle karısına yabancı erkek bulduğu, öldürülen P. ile S. arasındaku bi cinsel ilişkinin devamı sırasında, sanık R.'ın patronu olan sanık kasap H.A.'ın da S. ile anlaşıp onunla cinsi münasebette bulunmaya başladığı, sanık R.'ın patronunun bu ilişkisini de müsamaha ile karşıladığı, öldürme olayından bir süre önce öldürüleni S.'nin evinde gören sanık H.A.'ın kendisine "benim işçimin evine gelme, dedikodu olur" diye söyleyerek onun S. ile olan ilişkisine mani olmaya çalıştığı, olay günü geceleyin sanık R.'ın patronu sanık H. ile birlikte eve gelip kapıyı çaldıklarında, gelenin kocası olduğunu, münasebette bulunduğu ikinci kişinin geleceğini düşünmeyerek o sırada P.T.'la cinsi münasebette bulunduğu için bunun devamında bir sakınca görmeyerek kapıyı 5 yaşındaki kızı A. aracılığıyla açtırdığında, içeri giren sanık H.'in, kendisi ile ilişkisi bulunan kadının, bu işte kendisine tekaddüm eden kişi ile cinsi yaklaşım içerisinde görünce, bu duruma ses çıkarmayan R.'a (sen kavat mısın, onu öldürelim) şeklindeki sözlerle onu uyardığı, daha sonra öldürülene saldırdıkları, sanık R.'ın öldürüleni tuttuğu H.a.'ın da boğazını sıkarak öldürdüğü, sanık H.A.'ın polis.,savcı ve Sulh Hakimliğindeki, sanık R.'ın ve karısı S.'nin tüm aşamalardaki bu oluşu doğrulayan ikrar ve ifadeleri ve dosya kapsamından anlaşılmış bulunmaktadır.

Şu hale ve özellikle sanık R.T.'un, karısı S. ile öldürülenin cinsi münasebette bulunmasına ve evine teklifsiz gelmesine rıza ve muvaffakatı bulunmasına, sanık H.A.'nın öldürülenle cinsi münasebette bulunan S. ve kocası arasında bir akrabalık bulunmamasına ve karısı öldürülenle cinsi yaklaşım diyerek onu suç işlememeye zorladığının anlaşılmasına göre, sanıklar hakkında haksız tahrik hükmünün uygulanmasına olanak görülemediğinden, sanık vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle re'sen temyize tabi bulunan direnme hükmünün, sanıklar hakkında uygulanan fer'i ve mütemmim cezaların 1803 sayılı Af Yasasının 7/b maddesi uyarınca ortadan kaldırılmak sureti ile onanmasına karar verilmelidir.

Diğer Bölümlerimiz +
Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini

Yargıtay Kararları 2007 2006 2005 2004 2003 2002 2001 1999 1998 1997 1996 1995 1994 1993 1992 1991 1990 1989 1988 1987 1986 1985 1984 1983 1982 1981 1980 1979 1978 1977 1976 1975 1974 1973 1927-1972