 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E: 1978/13
K: 1978/57
T: 20.02.1978
DAVA : Kaçak elektrik cerayanı kullanmak suretiyle hırsızlıktan sanıklar İbrahim ile Osman'ın TCK.nun 64, 491/1, 80. maddeleri uyarınca mahkumiyetlerine ilişkin hükmü özel daire :
1 - Kabule göre elektrik cerayanı hırsızlığında; devamlılık, suçun unsuru bulunduğu halde TCK.nun 80. maddesiyle cezadan artırma yapılması,
2 - Sanıkların ne miktar kaçak elektrik kullandıklarının tespiti ile TCK.nun 522. maddesinin uygulanması gerekip gerekmeyeceğinin nazara alınmaması,
3 - Sanıklar hakkında TCK.nun 525. maddenin uygulanmaması,
4 - Sanığa eksik yargılama giderinin yükletilmesi bozmayı gerektirmiştir biçimindeki gerekçesiyle bozmuş, mahkeme ise bozma ilamının 2, 3 ve 4. maddelerine uymuş, bozma ilamının 1. maddesine karşı Ceza Genel Kurulu'nun 27.4.1953 gün ve 68/74 sayılı kararına göre, enerji hırsızlığı suçunun mütemadi değil müteselsil bir suç olduğunu ve bu nedenle uygulamada yasaya aykırı bir yön olmadığını ileri sürürek eski hükümde direnmiştir.
Hükme dayanak olan delillere göre, sanıkların Ağın İlçesi Saraycık Köyü Tüzelkişiliğinin Türkiye Elektrik Kurumu'ndan satın aldığı elektrik cereyanını müştereken kullandıkları değirmenlerinde, 1974 tarihinden başlayıp şikayet tarihi olan 22.10.1975 tarihine kadar devamlı surette kullandıkları anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklandığı biçimde Türkiye Elektrik Kurumu'ndan sağlanan elektrik akımını, sayaçtan geçirilmeden doğrudan doğruya değirmeni çalıştıran motora bağlanmasıyle hırsızlık suçu işlenmeğe başlanmış ve çalınan elektrik akımından devamlı olarak istifade ile suç kesintiye uğramadan devam etmiştir. Elektrik akımı hırsızlığında devamlılık ise suçun oluşmasına neden olan unsur niteliğindedir. Bu haliyle mütemadi suç mahiyetinde olan eylemin, müteselsil suç sayılması olanağı yoktur. Bu itibarla halen geçerliliğini yitirmiş bulunan 1953 tarihli bir içtihada dayanılarak eylemin müteselsil suç sayılması ve bu yönüyle sanıklar hakkında TCK.nun 80. maddesinin de uygulanması yasaya aykırı ve C. Savcılarının temyiz itirazları yerinde görüldüğünden direnme hükmünün bozulmasına karar verilmelidir.
SONUÇ : Açıklanan nedenle tebliğnamedeki istem gibi direnme hükmünün BOZULMASINA, 20.2.1978 gününde oybirliğiyle karar verildi.