 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
8. Hukuk Dairesi
E: 1978/8691
K: 1978/10431
T: 13.12.1978
DAVA : Habibe vekili ile Hazine vekili ve Ümmü Gülsüm aralarındaki tapu iptali ve davasının kabulüne dair (Eyüp 2. Asliye Hukuk Hakimliği)neden verilen 3.7.1978 gün ve 396/433 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya inclendi gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı davasında 300 ada 8 parsel sayılı taşınmazın tahibi evveli Ümmü Gülsüm tarafından 1330 tarihinde Hayriye'ye satıldığını Hayriye'nin tasasrrufuna geçtikten sonra 1945 tarihinde ölümüyle mirakçıları İhsan ve Cemile'ye kaldığını bu mirasçılar tarafından yapılan satışlarla en son 10.10.1949 tarihinde murisi Mustafa'ya geçtiğini iddia ile kadastroca ilk malik Ümmü Gülsüm namına yapılan tapu kaydının iptaliyle adına tesçilini talep etmiştir. Mahkemece de dava kabul edilmiştir. İncelenen tapu kayıtlarına göre, kadastro tahdidi Ümmü Gülsüm adına olan tapu kayıtlarına dayanmıştır. Davacı tapu maliki Ümmü Gülsüm tarafından ilk zilyed Hayriye'ye satışını isbat edememiş dayandığı muhtarlık ilmuhaberi de yeterli bulunmadığına ve esasen taşınmaz mülk nevinden bulunmuş olmasına göre satış tarihi olarak bildirilen 1330 tarihen nazaran olayda 1515 sayılı Kanunun uygulama yeride bulunmamaktadır. taşınmaz tapuda kayıtlı bulunduğu takdirde tapu maliki Ümmü Gülsüm adına kayıtlı bulunan taşınmazların zilyed oldukları iddia edilen Hayriye mirasçıları tarafından 3. şahıslara satışları geçerli kabul edilemez. Bu şahıslar yönünden şartları mevcut olduğu takdirde MK. nun 639/I. maddesine dayanan dava haklarını davacı bayiilerine devredemiyeceklerine göre tapuda 3. şahıs adına kayıtlı olan taşınmazın bu suretle en son davacı murisine satılması geçersiz bulunmaktadır. Davacı ilk bayilere ait olan MK. nun 639/I. maddesine dayanamaz. Ancak mahkemece kadastro tahdidine esas olantapu kayıtları uygulanmamış ve bu hususta davacılardan açıklattırılma yaptırılmamış bulunmasına rağmen esası tapusuz olarak kabul edimiştir. Bu tibarla kadastro tesbitine esas olan tapu kayıtlarının ihtilaflı bulunduğu takdirde taşınmaza yerinde esas olantapu kayıtlarının itilaflı bulunduğu takdirde taşınmaza yerinde uygulanması kadastro beyannamesinin de celb ve tetkik edilerek tapu kayıtlarının tışınmaza uygun olup olmadığı kesin surette tesbit edilerek delillerin bundan sonra takdiriyle sonucuna göre bir karar verilmek gerekir. Eksik inceleme ile hüküm tesis edilemez. Bu nedenle değinilen yönler nazarı itibara alınmak, o dairede araştırmak ve inceleme yapılmak ve deliller beraberce takdir edilip sonucuna göre bir karar verilmek gerekirken bunlardan yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve 1500 kuruş peşin harcın istek halinde iadesine 13.12.1978 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.