Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1978/9216
K: 1979/1726
T: 13.02.1979
DAVA : Taraflar arasındaki tazminat davası nedeniyle yapılan yargılama sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine ilişkin hükmün süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşuldu:
KARAR : 1 - Hakkında velayeten manevi tazminat isteğiyle dava açılan 1960 doğumlu Selahi'nin 18.7.1975 günü dokuz yaşındaki Bayram'ın ırzına tasaddide bulunduğu, ağır ceza mahkemesi'nce bir sene dört ay hapse mahkum edildiği, bu cezanın 29.6.1977 günü kesinleştiği ve mağdurun 18.12.1975 tarihinde kendi eceliyle öldüğü konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Yerel mahkeme, davanın Bayram'ın ölümünden sonra açılmış bulunmasından dolayı bu istemin reddine karar vermiştir.
O halde bu davada halli gereken sorun, manevi tazminat hakkının mirasçılara intikal edip etmeyeceği konusudur. BK.nun "haksız muamelelerden doğan borçlar" faslında sorunumuzu kesin olarak çözümleyen bir hüküm bulunmamaktadır. Ancak MK.nun nişanlanma ile ilgili 85/2. fıkrasında (Manevi tazminat davası, mirasçıya intilak etmez; şu kadar ki, miras açıldığı zaman idida kabul edilmiş veya dava ikame olunmuş ise, mirasçılara intikal eder) denilmektedir. Öğretide baskın görüş, nişanlanma dışındaki manevi tazminat hakkında da kıyasen Medeni Kanunun anılan hükmünün uygulanacağı doğrultusundadır. Yani, hak sahibi manevi tazminatı öne sürme iradesini açıklamış, mesela bu amaçla dava açmış veya dava açması için avukata vekalet vermiş, yahut bu talebini karşı tarf kabul etmiş ise, manevi tazminat talebinin mirasçılara geçmiş olduğunu kabul etmek gerekir. (Von Tuhr - Borçlar Hukuku, Cevaz Edege Çevirisi - Sayfa 123) (Dr. Fritz Funk - Borçlar Kanunu Şerhi - Hıfzı Veldet/Cemal Hakkı Selek Çevirisi - sayfa 83) (Kenan Tunçomağ - Borçlar Hukuku, 1969 baskı - sayfa 313-314) (Prof. Feyzi Necmettin Feyzioğlu - Borçlar Hukuku - Cilt 1-1976 sayfa 596) (Mustafa Çenberci - İş Kanunu Şerhi - 1978 - sayfa 817).
Yargıtay uygulaması da, manevi tazminat alacaklasının ölümü halinde tazminat hakkının mirasçılarına geçmeyeceği, bununla birlikte şayet tazminat alacaklısı sağlığında bu hususdaki iradesini açıklamışsa tazminat hakkının mirasçılara geçeceği merkezindedir. (4. Hukuk Dairesi 7.11.1968 tarih ve 1968/3112-8654; Hukuk Genel Kurulu 3.4.1963 tarih, 80 esas ve 41 karar sayılı ilamlar).
Şu halde, manevi tazminat hakkını açıklamadan evvel ölmüş bulunan küçük Bayram'ın bu hakkının mirasçı babasına intikal etmeyeceğine dair mahkeme kararı doğrudur ve davalı babanın bu yöne ilişkini temyiz itirazının reddi gerekmektedir.
2 - Yerel mahkeme BK.nun 47. maddesine dayanarak ve haksız eylem halinde ölüm olmadıkça manevi tazminat istenemeyeceğinden bahisle davalı babanı da manevi tazminat talebini reddetmiştir. 26.5.1977 tarihli dava dilekçesinde davacı, oğluna karşı işlenmiş bulunan ırza tasaddi fiilinin namus ve haysiyetini kırdığını iddia ederek, bu yüzden düçar olduğu manevi zararın tazminini istemektedir. O halde, davacının manevi tazminat hakkı MK.nun 24. ve BK.nun 49. maddelerinden kaynaklanmaktadır.
BK.nun 49. maddesi gereğince kişisel çıkarları halele uğrayan kişi manevi tazminat isteyebilir. Kişisel haklara tecavüz yüzünden bedensel ve ruhsal acılara uğrayan kişiye, bunların telafisi için bir miktar para ödenmesi, zarara uğrayanı kısmen de olsa tatmin amacını güder. MK.nun 24. maddesinde düzenlenen ve BK.nun 49. maddesi ile doğrulanan ana kural uyarınca manevi tazminat istenebilmesi, kişisel hak ve yararların halele uğraması hallerinde mümkündür. Kişilik hakları, kişinin hür ve bağımsız varlığının bütünlüğünü kapsar ve sağlar. Bu hak, insanın doğumu ile kazanılan ve kişiliğine bağlı bir haktır. Hayat, beden ve ruh tamlığı, vicdan, din, düşünce ve ekonomik çalışma özgürlüğü, şeref, onur ve saygınlığı, ünü, isim, resim ve sırları hep kişisel varlıklardır. Özellikle, aile değer bütünlüğü bu kişisel varlıkların en önemlilerindendir. Aile bütünlüğü aleyhine işlenen bir haksız eylem, o aileyi oluşturan tüm fertler aleyhine doğrudan doğruya işlenmiş bir haksız eylem sayılır. Çünkü, ailenin saflığını, vakar ve sorumluluğunu korumak herkes için ahlaki bir görev olduğu kadar, hakimlere de düşen bir görevdir. Gerek bilimsel görüşlerde ve gerekse uygulamada bu yön oybirliğiyle benimsenmiştir. Bir numaralı bentte değinilen olaydan dolayı, davacı babanın bu eylemin etkisiyle küçük düşüp, kişisel onur ve saygınlığının halele uğrayacağı ve ruhi dengesinin bozulacağı kuşkusuzdur. O halde, mahkemenin hak ve adelete uygun bir manevi tazminata hükmetmesi icabederken, anılan ilkelere aykırı düşüncelerle davacının manevi tazminat isteğini reddetmiş bulunması bozmayı gerektirir.
3 - 9.5.1978 tarihli nihai karar, davacı asillerinde hazır bulunduğu oturumda verilmiş ise de davacı vekili Avukat Baki'nin dosyaya ibraz edilmiş bir vekaletnamesi bulunmamaktadır. Belirtilen eksikliğin tamamlatılmadan yargılamaya devam edilerek hüküm tesis edilmesi de usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın ikinci ve üçüncü bentlerde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, diğer temyiz itirazlarının birinci bentte gösterilen nedenle REDDİNE ve peşin harcın istek halinde geri verilmesine 13.2.1979 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Türk Telekom Borç 
  • 13.06.2025 08:58
  • [Mal Paylaşımı davaları] Mal Paylaşımı dava sonucu alacak Nafakadan düşülebilir mi 
  • 12.06.2025 08:44
  • SGK sözleşmeli özel hastane Savcılığa şikayet edilebilir mi ? 
  • 11.06.2025 20:01
  • Fuzuli İşgalci Evin Demirbaşlarını Söküp Götürebilir Mi 
  • 11.06.2025 18:54
  • Solidworks Lisanssiz kullanımi yanlış adreste arama 
  • 10.06.2025 01:05


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini