 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
E: 1978/2752
K: 1978/2882
T: 25.05.1978
DAVA : Davacı Hüseyin vekili tarafından, davalılar aleyhine 26.8.1975 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydına binaen 7 parselin tescili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 8.3.1978 günlü hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili ve davalı belediye vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KARAR : 1 - Dava konusu taşınmazın malikhanesi açık bırakılarak kadastroca tahdit edildiğine göre, Hazinenin hasım gösterilmesinin doğru olduğu gözetilmeden, Hazine aleyhindeki davanın husumet yönünden reddine ve Hazine lehine vekalet ücreti takdirine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı davacı vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerindedir.
2 - Davalı belediye vekilinin temyizine gelince; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 20.5.1963 tarih 1/82-42 sayılı kararında da açıklandığı üzere 7367 sayılı Yasanın 1. maddesi gereğince bu maddenin kapsamına giren yerlerde Hazinenin mülkiyeti kendiliğinden sona ermiş ve belediyenin mülkiyet hakkı doğmuştur.
O halde davalı belediye, dava konusu taşınmazı, davacının Hazineyi hasım göstererek açtığı tescil davasından önce iktisap etmiştir. Anılan davada belediye hasım gösterilmediğine göre, taşınmazın davacı adına tesciline dair verilen ilam belediyeyi bağlamaz. Bunun sonucu olarakta kesin hüküm veya kesin delilden sözedilemez. Mahkemece olayda çifte tapu bulunduğu gözönünde tutularak, mukaddem tarihli ve sahih esasa müstenit kayda itibar edilerek bir karar verilmesi gerekirken aksine görüş ve düşünce ile yazılı biçimde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekili ile davalılardan belediye vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, 25.5.1978 gününde oybirliğiyle karar verildi.