 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1978/2933
K: 1978/3107
T: 27.06.1978
DAVA : Taraflar arasındaki senet iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine ilişkin olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşuldu:
KARAR : Davacılar 30.11.1976 günlü senetle Ali isimli kişiden tapusuz bir taşınmazı satın alarak zilyedliğini de devraldıklarını, aynı yeri aynı kişiden 20.6.1964 günlü senetle miras bırakanının satın aldığını öne süren davalının bu yer üzerinde hak iddia ettiğini oysa bu senedin sahte olduğunu bildirerek iptalini istemişlerdir.
Davalı, davacıların iptalini istedikleri senette taraf olmadıklarından dava hakları bulunmadığı gibi taşınmazın 1964 yılında geçerli bir senetle satıldığını, miras bırakanı Fadime'den sonra da kendisinin ve eşinin zilyedliklerinin sürdüğünü savunmuştur.
Mahkemece, yapılan inceleme sonunda, 20.6.1964 günlü ve davalının dayandığı senet geçerli sayılarak dava reddedilmiştir.
Senet iptaline konu teşkil eden tapusuz taşınmazın halen davalı elinde bulunduğu ve davalının bu yerin kendi adına tescili için ayrıca dava dahi açmış olduğu dosyadaki bilgi ve beyanlardan anlaşılmaktadır. Davacının bu tapusuz taşınmazı üçüncü kişi Ali'den satın alması kendisine yalnız şahsi hak sağlar ve bu hakkı ancak satıcısına karşı ileri sürebilir. Aynı hak sahibi bulunmadığından davalıya karşı müdahalenin önlenmesi davası açmak olanağı yoktur. Dava kabul edilerek davalının dayandığı senedin iptal edilmesi dahi zilyedliğin davacıya devredilmemiş olması nedeni ile davacıya taşınmaz üzerinde de ayni bir hak sağlayamıyacağından taşınmaz üzerinde üçüncü kişilere karşı herhangi bir dava açması söz konusu değildir.
Bu durumda, davacının, davalıya karşı senet iptali davası açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. O halde davanın bu nedenle reddi gerekirken işin esası incelenerek yazılı şekilde karar verilmiş olması yanlıştır. Ancak, dava reddedilmiş olmakla, sonucu itibariyle doğru olan kararın değiştirilen bu gerekçe ile onanması Usulün değişik 438. maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın gösterilen gerekçe ile ONANMASINA ve peşin harcın onama harcına mahsubuna 27.6.1978 gününde oybirliğiyle karar verildi.