 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
E: 1978/10080
K: 1978/10066
T: 07.12.1978
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı merci kararının alacaklı vekili tarafından temyiz olunması üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 17.11.1978 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : İ.İ.Kanununun 269/d maddesi yolu ile uygulanması gerekli bu yasanın 62. maddesine göre itirazla birlikte tebliğ masraflarını ödemeyen borçlunun itiraz etmemiş sayılacağı kabul edilmiştir. Dosyada mevcut borçlulardan (S.A.)'un Antalya icra memurluğu eliyle İstanbul 5. İcra Memurluğuna gönderdiği dilekçede pulsuz olduğu kaydı mevcuttur. Bu duruma itiraz etmemiş sayılması gerekeceği kanun hükmü icabı olduğu ve borçlunun bu yönden herhangi bir şikayeti bahis konusu olmadığı düşünülmeksizin icra memurunun yasaya aykırı olan kararına karşı vaki şikayetin reddine karar verilmesi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden mercii kararının İ.i.K 366 ve HUMK. 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 7.121.1978 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Kira alacaklısı olduğunu iddia eden (G.E.) vekili marifetiyle 13.7.1978 tarihinde asıl borçlu (İ.E.) ile 1.3.1977 günlü kira kontratosundan müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak görünen (A.E.) ve (S.A.) haklarında İstanbul 5. İcra memurluğu nezdinde icra takibinde bulunmuştur. S.A'a ödeme emri 26.7.1978 tarihinde tebliğ edilmiştir. Adı geçen Antalya icra memurluğuna verdiği 1.8.9178 günlü dilekçe ile bu takibe bazı sebeplerle itiraz etmiştir.
Antalya icra memurluğu dilekçe üzerine verdiği 2.8.1978 günlü şerhle, bu dilekçenin (pulsuz) olduğunu tespit etmiştir. Alacaklı vekili 16.10.1978 tarihinde icra zaptına geçirilen beyanında (dilekçenin pulsuz olması) nedeni ile itirazın (keenlemyekün) olduğunu ifade etmiş, beyanı tetkik eden icra memuru ise (17.10.1978) tarihinde:
İtiraz dilekçesinde posta tebliğ bulunan eksik olmasının dilekçeyi alan Antalya icra memurluğunun kusurundan ileri gelmesi itibariyle ve posta pulunun mezkur memurluktan istenmesi ve ikmal edilmesi zaman alacağından dilekçenin alacaklı vekiline gönderilmesine ve bu nedenle alacaklı vekilinin talebinin REDDİNE karar vererek keyfiyeti alacaklı vekiline TEFHİM ETMİŞTİR.
Alacaklı vekili 19.10.1978 tarihinde memurun bu muamelesini şikayet etmiştir. Merci işlem sırasında memurluğun gösterdiği esbabı mucibeyi yerinde görerek 20.10.1978 gün ve 1978/3196 - 956 sayılı karariyle ŞİKAYETİN REDDİNE karar vermiştir. Alacaklı vekili süresinde verdiği 31.10 1978 günlü dilekçe ile İ.İ.K. nun 62. maddesinin 2. bendinin son fıkrasındaki sarahate aykırı olrak karar verildiğini ileri sürerek merci kararını temyiz etmiştir.
12. Hukuk Dairesi çoğunluğunca ittihaz edilen 7.12.1978 gün ve (10080 - 10066) sayılı kararla, merci kararı temyiz dilekçesinde gösterilen nedenlerle BOZULMUŞ ise de biz bu karara aşağıda gösterilen sebeplerle katılmıyoruz.
Şöyleki:
(Hukuk ve Ticaret Mahkemelerinin Yazı İşleri Talimatnamesi) nin 14. maddesinin 1. fıkrası aynen (mahkemeye verilen dava dilekçesi üzerine kalem şefi veya muavini ödenmesi icap eden harç ve masrafları hesap ederek arzuhalin arkasına birer birer yazar ve dava sahibinden ister) hükmünü koymakta ve (İ.İ Kanunu Yönetmeliği) nin 106. maddesi yine aynen (Hukuk ve Ticaret Mahkemelerinin yazı işleri yönetmeliğinin bu yönetmeliğe aykırı olmayan hükümleri tetkik merciinde de uygulanır) kaidesini vaz etmektedir. Aleyhine icra takibinde bulunan (S.A.)'un İstanbul 5. İcra memurluğuna gönderilmek üzere İ.İ.K. Yönetmeliğinin 106. maddesinin yollamada bulunduğu Hukuk ve Ticaret Mahkemeleri Yazı İşleri Talimatnamesinin 14. maddesinin 1. fıkrasına uygun bir işlem mevcut mudur? Yani dilekçeyi alan sorumlu icra memuru, dilekçe sahibine bu itirazın hangi masrafları gerektirdiğinin dökümünü yapıp dilekçe üzerine yazmış ve bu masrafları ödemesi gerektiğini bildirmiş midir? Hayır.
O halde bu işlemdeki noksanlığı farkeden İstanbul 5. İcra Memurunun itiraza geçerlilik kazandıran işlemini ve bu yönde ittihaz ettiği 17.10.1978 günlü kararını doğru olarak nitelemek lazımdır. Aksi şekilde hareket etmek hem Yasanın lafzına hem de ruhuna aykırı düşer. Ayrıca mantiki de değildir. Çünkü bazen milyonlarca lirayı bulan takiplerle ilgili masraf giriftliğini bilebilecek ve bütün emeklerin yüz kuruşluk pula feda edebilecek ne bütün emeklerini yüz kuruşluk pula feda edebilecek kaç kişi vardır?
O halde memur önce masraf dökümünü yapacak, bunu dilekçeye dercedecek, ilgiliden gerekli masrafı depo etmesini isteyecektir. İlgili buna rağmen gerekli masrafları vermekten çekinirse ancak o vakittir ki hakkında İ.İ. Kanununun 62. madde hükmü uygulanabilecektir. 62 maddenin ilgili fıkrasında tebliğ masraflarını vermeyen değil, ÖDEMEYEN tabirinin kullanılması da masrafların memur tarafından dökümünün yapılıp ilgiliden isteneceğine işaret etmektedir.
Anılan nedenlerle İstanbul 6/B İcra Tetkik Mercii tarafından ittihaz edilen 20.10.1978 gün ve 1978/3196-956 sayılı kararın ONANMASI lazım geldiği kanısında olduğumdan çoğunluk görüşüne karşıyım.