Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E: 1978/4647
K: 1979/1071
T: 08.02.1979
DAVA : Davacı, işe giriş bildirgesinde yazılı doğum tarihinin yanlış yazıldığını, asıl doğum tarihinin 1928 olduğunu, 2898383 - 4124660 sigorta sicil numaralarındaki geçen hizmetlerin kendisine ait olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, aşağıdaki karar tesbit edildi:
KARAR : Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Davacı, iki ayrı sigorta sicil numarasının da kendisine ait bulunduğunun ve gerçek doğum tarihinin 1928 olduğunun tesbitini istemiştir.
Mahkeme; iddianın aksi kanıtlanamamıştır görüşü ile, sadece davacıya ait nüfus kaydının getirtilmesi ile yetinerek isteği hükmetmiştir.
Bir kişinin kayden diğerlerinden ayrılabilmesi konusunda nüfus işlerine ilişkin mevzuatta öngörülen bilgilerden yararlanılır. Ad, soyad, baba ve ana adı, doğum tarihi ve yeri, cinsiyeti ile nüfus kütüğüne kayıtlı olduğu yer bu bilgilerin en belli başlı olanlardır. Bunlardan en az bir tanesi değişik olan iki kaydın iki ayrı kişiye ait olduğunun kural olarak kabulü ve ispat yükünün buna göre yönlendirilmesi gerekir.
Sosyal güvenlik mevzuatında, sigortalı işe giriş beyannamelerinin düzenlenme biçimini gösteren hükümlerle kişilerin hakları korunmuş, sigortalıların birbirinden ayrılabilmesine yarayacak tüm bilgileri, dayanakları belirtilerek, içermesi emredilmiştir.
Öbür yandan, sosyal güvenlik kuruluşlarının sağladığı hakların, devri, terki, sözkonusu olamayacak biçimde, münhasıran sigortalıya ve onun hak sahiplerine bağlı bulunduğu da düşünülerek, bu tür davalarda iki ayrı şahsın bulunması olasılığını tamamen ortadan kaldıracak biçimde kanıt aranması gerekeceği de ortadadır. Ayrıca, davada taraf olmayan ve giderek haklarını savunamayan bir kimsenin olabileceği olasılığının; kanıtların takdirinde kuşkulu davranmayı ve kanıtları gerektiğinde re'sen ve tamamen toplamaya özen göstermeyi gerektireceği de kuşkusuzdur.
Bu açıklamaların ışığı altında, dosyadaki belgelerin incelenmesinde;
Davacının, duruşmada celbedilen ve kendisince kabul edilen nüfus kayıt örneğindeki bilgilere göre; 8.6.1961 tarihindeki ilk sigortalı işe giriş yapan şahsın, doğum yeri ve nüfusa kayıtlı olduğu yer, davacının hüviyetine uymamaktadır. Bu işyerine giren kişinin kimliğinin Kelkit Nüfus İdaresince verilen 20.9.1984 tarihli ve okunamayan sayılı nüfus hüviyet cüzdanına göre doldurulduğu yazılıdır. Aynı işyerine aynı hüviyetle tekrar 8.5.1963 tarihinde girildiği ve bu giriş bildirgesinin sigorta kartına göre doldurulduğu bildirilmiştir. Her iki işe giriş bildirgesinde işe giren kişinin imzası vardır. Her iki giriş için 2898383 sigorta sicil no'su verilmiştir.
3.7.1963 tarihinde bir başka işyerine giren kimsenin, 14.6.1963 tarih ve 866811 sayılı Kelkit Nüfus İdaresinden verilmiş nüfus hüviyet cüzdanını kullandığı, davacının hüviyetine doğum tarihi, doğum yeri, nüfusa kayıtlı olduğu yer bakımından uymadığı, 25.5.1976 tarihinde bir başka işyerine giren kişinin hüviyetinin davacınınkinden aynı farkları gösterdiği, nüfus kütüğü numaralarının da değişik olduğu görülmektedir. Her ikisine de 4124660 sigortalı sicil numarası verilmiştir ve her iki bildirgede sigortalı imza değil mühür kullanmıştır.
Şu durumda; iki ayrı nüfus hüviyet cüzdanı bulunuşu, her iki sigortalı sicil numarası ile çalışanın kimliklerinin davacının kimliğine uymaması sözkonusudur. Bu aykırılıklar giderilmeden, her iki sigortalı sicil numarasının aynı kişiye aidiyetinin ve bu kişinin de davacı olduğunun kabulü olanaksızdır. Uyuşmazlığın çözümlenmesi için yapılacak iş; iki ayrı nüfus hüviyet cüzdanının kimlere verildiğini araştırmak, bunları getirtmek, sözü edilen sigorta kartını istemek, işyerlerinden çalışanların kimliğini tesbite yarayacak belgeleri ve varsa fotoğraflarını istemek, Kurum'dan aynı doğrultuda istemde bulunmak, değişik nüfus kütüğü numaralarında kayıtlı olanların tüm aile kayıtlarını istemek, tanık sözleri ile konuyu açıklığa kavuşturmak oluşabilecek her türlü kuşku ve duraksamayı ortadan kaldırıcı kanıtları topladıktan sonra sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın, yeterli hiç bir kanıt toplamadan ve ispat yükümü yanlış yorumlanarak noksan inceleme ile karar verilmesi isabetli sayılamaz.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 8.2.1979 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini