 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1977/58
K: 1978/725
T: 30.06.1978
DAVA : Taraflar arasındaki çekişmenin önlemesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda (Ankara Asliye 5. Hukuk Mahkemesi)nce davanın reddine dair verilen 14.1.1975 gün ve 718/8 sayılı kararın incelenmesi davacı hazine avukatı tarafından istenilmesi üzerine, Yagrıtay dördüncü Hukuk Dairesi'nin 30.12.1975 gün ve 1632/12984 sayılı ilamıyla, (... dava konusu sayısı binleri aşan eserin bugün yapılması ve elde bulundurulması olanağı bulunmayan üstün değerde ve binler yıl önceki yapılmış çok değerli, milli servet teşkil eden, ancak bir milletin böylece bu eserlerin milletçe korunduğu bir mütede kanunun yararına saklanması durumu zorunludur. Uzman bilirkişiler bu niteliği dava dilekçesine ekli raporlarında açıklamışlardır. Esasen bu yapıtlar şimdiye kadar memleketin talan edilen tarihi değerlerinden tesadüflerle elde kalabilen ender parçalarındandır. O halde mahkemenin 1710 sayılı Yasanın 1, 4 ve 20. maddeleri hükmünce bunlara elkonmasına yasa buyruğu olarak karar vermemiş olması usul ve yasaya aykırıdır) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Temyiz eden : Davacı vekili .
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnmeyi kapsayan son hüküm süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Davalı hakkında Asarı Atika Nizamnamesi'ne aykırı eylemden dolayı açılan kamu davasının 1803 sayılı Af Yasası nedeniyle ortadan kaldırılmasına ve ceza davası nedeniyle alınan bilirkişi raporuyla Asarı Atikadan olmadığı saptanan bir kısım eşyanın davalıya iadesine karar verilerek bu kararın kanun yollarına baş vurulmaksızın kesinleştiği anlaşılmakta isede bu defa ceza mahkemesince iadesine karar verilen eşyanın suç tarihinden sonra yürürlüğe giren 1710 sayılı Yasa hükümlerine dayanılarak dava konusu eserler üzerindeki çekişmenin giderilmesi için hukuk mahkemesinde dava açıldığına göre, mahkemece yapılacak iş ceza davasına ilişkin dosya getirtilerek o dosyada bulunan bilirkişi raporu da gözönünde tutulmak suretiyle 1710 sayılı Yasa açısından dava konusu eserler üzerinde uzman bilirkişilere incelettirme captırıp bunların anılan yasa hükümleri karşısında geri verilmeleri mümkün olup olmadığı, gereği gibi kuşkuya yer vermiyecek biçimde tesbit edilerek hasıl olacak sonucuna göre karar vermekten ibarettir. bu hususlar gözönünde tutulmaksızın kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmeside isabet görülmemiştir. Bu nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazları kabul edilerek direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının yukarıda gösterilen sebeplerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA 30.6.1978 gününde oyçokluğu ile karar verildi.