 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1977/569
K: 1977/774
T: 30.09.1977
DAVA : Taraflar arasındaki terekenin borca batıklığının tesbiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; (İstanbul 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce davanın reddine dair verilen 12.6.1974 gün ve 1131 sayılı ilamıyla; Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 6.2.1975 gün ve 8495 sayılı ilamiyle, (Mirasçıların icra takibine itirazda bulunmaları MK.nun 550. maddesindeki haktan yararlanmalarına engel olmadığından isteğe uygun karar verilmesi gerekirken davanın reddedilmesi usul ve kanuna aykırıdır) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece, önceki kararda direnilmiştir.
Temyiz eden ve duruşma isteyen: Davacılar vekili.
Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Ölüm anında tereke borca batık ise miras reddedilmiş sayılır. Ancak terekenin alelade idaresini ve mirasa ait işlerin devamını amaç tutan eylemler dışında olmak üzere tereke ile ilgili bir girişimde bulunan, ya da terekeden bir malı zimmetine geçiren veya gizleyen yahut saklayan mirasçılar borca batıklığı ileri süremezler olayda terekenin saklayan mirasçılar borca batıklığı ileri süremezler olayda terekenin borca batık oluduğu bilirkişi incelemesi ise saptanmıştır. Davacı mirasçıların vekili tarafından tereke borcundan dolayı mirasçılara karşı yapılan icra takibine itirazda bulunması ve sonradan da bu itirazından vazgeçmiş olması, mahkemeni kabulünün aksine mirası kabul malın ve niteliğini taşıyan bir hukuki işlem sayılamaz. Kaldı ki davacıların vekili itirazdan vazgeçme beyanında, ödeme emrinde yazılı miktarda borç olup olmadığına dair itirazını saklı tutmuştur. Bu nedenlerle Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen özel daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz itirazlarını kabulü ile, direnme kararının özel daire bozma kararında gösterilen sebeplerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince, BOZULMASINA davacı yararına takdir olunan 1400 lira avukatlık parasının davalıdan alınıp davacıya verilmesine, 30.9.1977 gününde oybirliğiyle karar verildi.