 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1977/145
K: 1978/841
T: 18.10.1978
DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; (Çorum 2. Asliye Hukuk Mahkemesi)nce davanın kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen 9.12.1974 gün ve 872/94-974/611 sayılı kararın incelenmesi davalı Naile vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'nin 10.2.1976 gün ve 975/4194-976/1371 sayılı ilamıyle,
Dava taraflar arasında paylı olan taşınmaz mal üzerine, davacı paydaşın yaptığı faydalı giderlerden, davalı paydaşa düşenin ödetilmesine ilişkindir. Giderler ufak tefek giderlerden değildir. Bu sebeple vekalet hükümleri, veyahut MK.nun 624. maddesine göre davalıdan istenemez. Ancak, davalının mal varlığında gerçekleşen artışın BK.nun sebepsiz mal edinme hükümlerine göre geri alınması haklı görülebilir.
Ancak, davalının mal varlığındaki artış, şuyuun giderilmesi yolu ile yapılan satış sonunda elde edilen gerçek değer ile, uyuşmazlık konusu giderlere katlanılmamış olması durumunda paylılığın giderilmesi gününde taşınmazın satılmış olması halinde elde edilecek değer olarak bilirkişinin bulacağı değer arasındaki fark ile; giderlere katlanıldığı gündeki sürüm değerine göre davacı tarafından ödenen tutarından hangisi az ise ondan ibarettir. Açıklanan bu esaslar gözönünde tutulmadan verilen karar bozulmalıdır.
Ayrıca, karşılık dava dilekçesinde, ortak taşınmazdan, davacının sağladığı ürünün yarısı istenilmiştir. Davacı, bunlardan davalının yararlanmasına, engel olmasa bile, miras bırakanın ölümünde var olan bağ ve bahçeden sağladığı üründen, giderler indirildikten sonra davalının payına düşeni vermesi gerekir. Bu esas gözetilmeden karşı davanın reddi yasaya aykırıdır.
Gerekçesiyle bozularak yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece, önceki kararda direnilmiştir.
Temyiz eden: Davalı ve karşı davacı Naile vekili
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnmeyi kapsayan son hükmün süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki kağıtlara özel daire bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen özel daire bozma kararına uyulmak icabederken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının özel daire bozma kararında gösterilen sebeplerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, 18.10.1978 gününde oybirliğiyle karar verildi.