 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1977/1143
K: 1979/1292
T: 10.10.1979
DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara Asliye 1. Ticaret Mahkemesince davanın reddine dair verilen 26.5.1976 gün ve 75/372-160 sayılı kararın incelenmesi davacı tarafından istenilmesi üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 7.2.1977 gün ve 77/418-477 sayılı ilamı ile, "...Davalı şirketin davacı aleyhine açtığı nakliye ücretinin ödetilmesine ilişkin davada davacı ofisin takas ve mahsup def'i bu meblağın Doğu Alman firmasına ödenmemiş olması ve henüz muaccel bulunmaması gerekçesiyle reddolunmuştur. Gerçekten davacı, Doğu Alman Firması'nın zararını 12.11.1974, 28.11.1974 ve 13.2.1975 tarihinde ödemiştir.
Davacı ofisin davalıya rücu hakkı takas def'inin reddine dair verilmiş ve kesinleşmiş ilamda da belirtildiği gibi, paranın ödendiği tarihte doğacağına ve bu husustaki zamanaşımı başlangıcının tediye tarihi olacağına, davanın da 11.2.1975 de açılmış olmasına göre olayda zamanaşımı cereyan etmediği.." gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : D.M.O. ile davalı arasında kurulan taşıma sözleşmesi gereğince, davalı taşıyıcı İtalya'dan, Doğu ve Batı Almanya'dan ofisin satın aldığı yazı makinalarının Türkiye'ye taşınmasını yüklenmiş ve Doğu Almanya'dan satın alınan makinaları taşıyarak ücretini almıştır.
Taşıyıcının İtalya'dan alınan makinaların taşınmasından ötürü açtığı taşıma ücretine ilişkin davada, Ofis Doğu Almanya'dan satınalınan makinalar dolayısiyle, taşıyıcının vasıtalarını sözleşmede öngörülen zamanda ve yerde bulundurmaması nedeni ile Batı Almanya'da ödemek zorunda kaldıkları 55.730.40 lira alacaklarının takas ve muhsubunun istemiş ise de, bu def'i paranın henüz Batı Almanya'da ödenmemiş olması nedeni ile reddedilmiştir.
Taşıma sözleşmesinden doğan bütün alacaklarının bir yılda zamanaşımına uğrayacakları, bu sürenin eşya taşımasında eşyanın gönderilene tesliminden başlıyacağı, gönderen ve gönderilenin taşıyıcıya karşı olan haklarını yılı içinde telgraf, taahhütlü mektup veya protesto ile istemiş olmaları ve dava hakkı eşyanın kabulü ile düşmemiş bulunması şartiyle def'i olarak her zaman dermeyan edilebileceği TTKanununun 767. maddesi hükmü gereğidir.
Taraflar arasındaki sözleşme çeşitli ülkelerden taşıma işlerini içeren bir bütündür. Bu sözleşmede taşıma ücretinin parti parti ödeneceği de öngörülmüştür.
Yukarıda sözü edilen Ankara 1. Ticaret Mahkemesinin 74/46 sayılı doyasındaki dava dilekçesinde son teslim tarihinin 1.9.1973 olduğu açıklanmış ve D.M.O. son teslim tarihinden itibaren 22.3.1974 tarihinde takas def'inde bulunmuş ve bu davayı da takas def'inin reddine dair verilen karar kesinleşmeden açmıştır.
BK.nun 133/2. maddesi gereğince takas def'i zamanaşımını keser ve 136. maddesi gereğince de dava devam ettiği sürece hakimin her emir ve hükmünden itibaren yeniden işlemeye başlar.
Bu durumda takas def'i yapılan dava sonunda verilen karar tarihi ile bu davanın açılış tarihlerine göre bir yıllık zamanaşımı süresinin geçmediği anlaşıldığından Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerle bozulmasına 10.10.1979 gününde oybirliğiyle karar verildi.