 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1977/1015
K: 1979/492
T: 23.05.1979
DAVA : Taraflar arasındaki kıdem tazminatı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Tekirdağ Asliye Hukuk Mahkemesi'nde davanın kabulüne dair verilen 14.6.1976 gün ve 156 - 356 sayılı kararın incelenmesi, davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 9. Hukuk dairesi'nin 4.10.1976 gün ve 15932 - 19021 sayılı ilamı : (.. Hükme dayanak yapılan TİS'nde, hangi sebeplerle iş akti fesih edilirse ne miktar tazminat alacağı kararlaşıtırılmıştır. Davacı, sözleşmede belirlenen nedenlere dayanmayan bir sebepten iş akdini fesih etmiştir. Bu nedenle yararlanamaz. Ayrıca davalı, mütemerrit duruma düşürülmeden, fesih tarihinden itibaren faizin başlatılması da yasaya aykırıdır...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü :
KARAR : Önceki davada kıdem tazminatına ilişkin istek kabul olunarak karar kesinleşmiştir. Davacı, bu davada TİS ile öngörülen, daha fazla kıdem tazminatına ilişkin istekte bulunmaktadır. Mahkeme, önceki davada davacının haklı nedenle sözleşmeyi bozduğunun tesbit edildiği ve bu hususun kesinleştiği gerekçesiyle TİS'ne dayanan iddiayı da kabul etmiş ise de, TİS bazı durumlar için yasadan daha fazla kıdem tazminatı öngörmüştür. O halde, önceki davaya ilişkin karar, iş sözleşmesinin haklı nedenle bozulduğu ve davacının kıdem tazminatına hak kazandığı konusunda kesin hüküm oluşturur ise de, yasadan daha fazla kıdem tazminatı hakkını bazı durumlar için öngören toplu sözleşme kapsamına giren kıdem tazminatı için kesin hükümden söz edilemez. olayda, davacının TİS'nde öngörülen özel nedenler dışında sözleşmenin bozulduğu anlaşılmaktadır. Bunun sonucu olarak davacı, toplu iş sözleşmesine dayanarak daha fazla kıdem tazminatı isteyemez. O halde mahkemece, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi, usul ve yasaya aykırıdır. Direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen sebeplerden dolayı BOZULMASINA 23.5.1979 gününde oybirliğiyle karar verildi.