 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Ceza Dairesi
E: 1977/506
K: 1977/336
T: 02.03.1977
DAVA : Meslek ve sanatta tedbirsizlik ve dikkatsizlikle Z'nin yaralanmasına sebebiyet vermekten sanık O'nun yapılan yargılaması sonunda; Hükümlülüğüne dair Ankara 3. Asliye Ceza Mahkemesi'nden verilen hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi sanık tarafından istenilmiş ve dava evrakı C. Başsavcılığından tebliğname ile daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü :
KARAR : Dava konusu eylem, operatör tabib olan sanığın, müdahilin kaş bölgesinde yaptığı ameliyattaki mesleki; tedbirsizlik ve dikkatsizliği sonucu sol üst kapağında kısmi ptoz'a sebebiyet verdiği iddiasıdır.
1 - Dosyada mevcut Ankara Hastanesinin 7.3.1974 gün ve 1233 sayılı raporunu veren, bu hastanede göz servisi şefi Dr. (A) ile bu servis baş asistanı (S) ve asistan (Ü) 10.4.1974 tarihli ifadelerinde, müdahildeki arazın ameliyat sırasında, kas ve sinirlerin kesilmesinden olabileceği gibi iltihabi hadisenin toksit tesiri ile de meydana gelebileceğini beyan etmekte ve kesin bir kanaat bildirmemektedirler.
Tababet ve şubeleri sanatlarını ifadan mütevellit adli meselelerde ihtibar vazifesi ile mükellef olmak üzere, 1593 sayılı Umumi Hıfzısıhha Kanununun 10. maddesine dayanılarak kurulan Yüksek Sağlık Şurası, 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı sanatlarının Tarzı İcrası hakkındaki kanunun 75. maddesi gereğince düzenlediği 17.5.1976 gün ve 6862 sayılı raporunda "bu araz yapılan ameliyat sonucu husule gelmiş olabilir" şeklinde kesin olmayan, ihtimali bir kanaat bildirmiştir.
Ancak; göz hekimleri A, S, ve Ü'nün savcılıkca alınan ifadelerinde açıkladıkları "iltihaptan da olabilir" şeklindeki düşüncelerinin gözönünde tutulup tutulmadığı bu raporda belirtilmiştir.
Dosyanın yeniden Yüksek Sağlık Şurasına gönderilerek bu üç dokturun düşüncelerinin de ışığı altında, diğer raporlarla birlikte sanığın eyleminde mesleki bir kusuru olup olmadığının incelettirilmesi lüzumundan zuhul olunması,
2 - Yüksek Sağlık Şurası tabiblerin mesleki kusur ve durumlarını tayine yetkilidir. Mağdurdaki arazın çehrede sabit eser veya uzuv tatili niteliğinde olup olmadığının tayin yetkisi ise Adli Tıp Müessesesine aittir.
Adli Tıp Meclisinin bu konudaki 12.2.1976 gün ve 2464/1932 sayılı raporu nazara alınmadan sanığa TCK.nun 459 uncu maddesinin ilk fıkrası yerine ikinci fıkrası ile ceza tayini,
SONUÇ : Yasaya aykırı ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki düşüncenin reddi ile hükmün BOZULMASINA, depo parasının geri verilmesine 2.3.1977 tarihinde, oybirliğiyle karar verildi.