 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
8. Hukuk Dairesi
E: 1977/3013
K: 1977/6197
T: 22.06.1977
DAVA : (Z) vekili ile (A) vekili aralarındaki men'i müdahale davasının yapılan yargılaması sonunda: İlamında yazılı olduğu üzere davacının evinin penceresi önüne davalı tarafından konan saç perdenin kaldırılarak müdahalenin önlenmesine dair (Divriği Sulh Hukuk Hakimliği)nden verilen 22.2.1977 gün ve 214/34 sayılı hükmün, süresinde Yargıtay'ca incelenmesi davalı avukatı tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı, evine açtırmış olduğu pecerenin önündeki damın davalıya ait olduğunu, davalı bu dama saç perde koymak suretiyle pencerenin önünü kapattığından, evinin aydınlanmasına engel olduğundan, davalının eylemi hakkın kötüye kullanılmasını teşkil ettiğini, müdahalesinin önlenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davacının iki havai penceresi, birde müvekkilenin öbür damına bakan panceresi mevcut olduğunu, pencereyi kapatarak ikinci bir pencere açtığını, evini gözetler duruma geldiğini, davanın reddini istemiştir.
Mahallinde yapılan keşifte dinlenilen tanık beyanlarına, bilirkişi Yüksek Mimar (V) tarafından düzenlenen rapor ve krokiye göre, davacının evi ile davalının damının bitişik olduğu, davacının sol taraftaki eski penceresini kapatarak, davacının damına bakan nizalı pencereyi açtığı, davalının da damının üzerinin görülmemesi için, bu yeni pencereye 40 santimetre uzuklıkta kendi damı üzerine 120X150 santimetre büyüklüğündebir saç levha koyduğu anlaşılmıştır.
Toplanan delillere göre, davalı, kendisine hiç bir fayda sağlamadığı halde, sırf davacıya zarar vermeye yönelik bir davranış içinde bulunmamıştır. Çünkü davacı, sol taraftaki pencereyi yapatarak, evinin eski aydınlanma biçimini değiştirmiş, davacının damına bakan nizalı pencereyi açmıştır. Davalı, yeni duruma göre,yiyecek kurutmak, çamaşır asmak için kendisine gerekli olan damının bu pencereden görülmemesi için, bir tedbir olarak saç levhayı koymuştur. Nizalı pencereyi tamamiyle kapatmaması içinde, levha ile pencere arasında 40 santim ara bırakılması konusunda özen gösterilmiştir. Bilirkişi raporunun 3. nolu bendinde; dam kullanılmadığı takdirde, saç levhanın damın 250 - 3.00 metre ilerisine konulabileceğini bir çözüm tarzı olarak zikretmişse de, davalıdan damından yararlanmasını ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan böyle bir tedibire rıza göstermesi istenemez. Davacı, evinin ışıklandırma durumunu değiştirerek, davacının bu tedbire başvurmasına neden olmuştur. Bu itibarla davalının eylemi Medeni Kanunun 2/1. maddesinde yazılı dürüstlük kurallarına aykırılık teşkil etmez. Sözü geçen maddenin 2. fıkrasında yazılı "bir hakkın açıkça kötüye kullanılması" olarak nitelenemez. Davalı meşru bir menfaatini korumak için mülkiyet hakkının verdiği bir yetkiyi kullanmıştır.
Yukarıda yazılı nedenlerle davacının davasının reddine karar verilmek gerekirken, komşuluk haklarına aykırı hareket ettiğinden bahisle davalının müdahalesinin önlenmesine karar verilmesi yasaya aykırıdır. Davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün yazılı sebeplerden BOZULMASINA 22.6.1977 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.