 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
6. Ceza Dairesi
E: 1977/6695
K: 1977/6539
T: 11.11.1977
DAVA : (A)nın imzasını taklit ederek sahte ihtarname düzenlemekten sanık (E) hakkında yapılan duruşma sonunda : Suçu usulen sabit olduğundan TCK.nun 347 ve 647 sayılı kanunun 6. maddelerine tevfikan bir ay hapsine ve cezasının ertelenmesine dair Mersin 1. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 27.4.1977 tarihli hükmün temyizen tetkiki sanık ile o yer C.Savcılığı taraflarından istenilmiş ve sanık para depo etmiş olduğundan dava evrakı C.Başsavcılığı yüksek makamından onama isteyen 3.11.1977 tarihli tebliğname ile 7.11.1977 gününde daireye gönderilmekle okunarak gereği düşünülüp görüşüldü :
KARAR : Bir belge üzerinde sahtecilik suçunun gerçekleşmesi için o belgenin tüm olarak gerçek dışı düzenlenmiş veya gerçek olarak düzenlenmiş kısımlarının değiştirilmiş olması tüm olarak düzenleme ile kısmen değiştirmenin bir hakkı ihdas, tesbit veya düşürmesi kısa deyimiyle hukuki bir sonuç doğurmasını amaçlamış olması gerekir.
Sanık (E) aşamalardaki savunmalarında (A) nın vekili olduğunu onun adına düzenleyerek tebliğ edilmesi için notere tevdi ettiği ihtarnameyi bizzat düzenlediğini, bu düzenlemenin kendisini tevkil eden (A)nın arzusuna uygun olup onun talimatına dayandığını savunmuş ve (A) da ifadelerinde sanığın savunmasını doğrulayarak ihtarnameyi düzenlemesi için sanığa yetki verdiğini ve ihtarname kapsamının arzusu ve talimatına uygun bulunduğunu beyan etmiş olmasına göre ihtarname muhtevasını gerçeğe taallük ettiği; ihtarname altındaki imzasının (A) tarafından atılmış olup olmadığının gerçeği değiştirmediği nazara alınarak olayda sahtecilik suçu unsurları bulunmadığının gözetilmesi gerekir.
Sanık (E) aşamalardaki savunmalarında (A) nın vekili olduğunu onun adına düzenleyerek tebliğ edilmesi için notere tevdi ettiği ihtarnameyi bizzat düzenlediğini bu düzenlemenin kendisini tevkil eden (A)nın arzusuna uygun olup onun talimatına dayandığını savunmuş ve (A) da ifadelerinde sanığın savunmasını doğrulayarak ihtarnameyi düzenlemesi için sanığa yetki verdiğini ve ihtarname kapsamının arzusu ve talimatına uygun bulunduğunu beyan etmiş olmasına göre ihtarname muhtevasını gerçeğe taallük ettiği; ihtarname altındaki imzasının (A) tarafından atılmış olup olmadığının gerçeği değiştirmediği nazara alınarak olayda sahtecilik suçu unsurları bulunmadığının gözetilmesi gerekir.
Sanık (E) nin hükmün bozulmasına yönelttiği temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmektedir.
SONUÇ : Tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA depo parasının geri verilmesine 11.11.1977 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.