 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
2. Hukuk Dairesi
E: 1977/9010
K: 1978/223
T: 17.01.1978
- TÜRK VATANDAŞLIĞINI
- EVLENME SONUCU YİTİRME
- BOŞANMA (YABANCI UYRUKLULAR - TÜRK MAHKEMESİ)
ÖZET: 1) Yabancı ile evlenen Türke, kocanın ulusal yasası vatandaşlık hakkını vermesi durumunda kadın Türk makamları önünde evlenmişse nikah sırasında evlendirme memuruna, yabancı makamlar önünde evlenmişse evlenmeden başlayarak bir aylık süre içinde Türk makamlarına baş vurarak kocanın vatandaşlığını seçtiğini açıklayabilir.
2) Türk Vatandaşı olmayanların boşanma davasının Türk Mahkemelerinde görülebilmesi için tarafların rızaları ile Türk Mahkemesine başvurmaları zorunludur.
(403 s. Türk Vatandaş. K m. 19, 42)
(23 Şubat 1330 Ta. Ecn. Huk. Ve Vezaifi Hk. K m. 4)
(T. M. T.) ile (A. M. T.) arasındaki boşanma davasının yapılan muhakemesi sonunda davanın yetki yönünden reddine dair verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü
Yabancı ile evlenen Türke, kocanın Milli Kanuni Vatandaşlık hakkını veriyorsa kadın, yetkili Türk makamları önünde evlenmişse, nikahı sırasında evlendirme memuruna, şayet yabancı makamlar önünde evlenmişse, evlenmeden itibaren bir aylık süre içinde, Türk makamlarına yazılı olarak başladığı Kanununu vatandaşlığını seçtiğini beyan edebilir (403 sayılı Türk Vatan vurup, kocasının m. 19, 42). Aksi halde evlenmekle Türk kadını Türk Vatandaşlığı hakkını yitirmez.
Olayda (T. E.), İran uyruklu (A. M.) ile evlenmiş, kocasının vatandaşlığını seçerek Türk Vatandaşlığı'ndan ayrılmış, böylece davacı, İran uyruklu olmuştur. 0 halde, taraflar Türk Vatandaşı olmadığına göre, 23 Şubat 1330 tarihli olup "Ecanibin hukuk ve vecaibi hakkında" ki Muvakkat Kanununun 4. maddesi gereğince, boşanma davasının Türk Mahkemelerinde görülebilmesi için tarafların rızaları ile Türk Mahkemesine başvurmaları zorunludur. Oysa eşler davadan önce karşılıklı olarak Türk Mahkemesini yetkili kılan bir belge düzenlememiştir Ne varki ilk oturumda davalı vekili davaya yetki açısından karşı çıkmamış, aksine esasa ait kabul beyanı ile yetkiyi de benimsemiş, öylece eşlerin bu konudaki irade beyanları birleşmiştir.
Yabancı uyrukluların Türkiye'de dava açmaları, teminat göstermeleri şartına bağlanmıştır. Ancak, İran'la Türkiye arasında düzenlenip 3213 sayıl, Kanunla onaylanan ve 21.6. 1937 günü yürürlüğe giren "Türkiye Cumhuriyeti İle İran Devleti" arasındaki adli müzaharet anlaşmasının 2. maddesinin 2. bendi gereğince karşılıklı olarak taraf Devletlerinin Vatandaşları teminat şartından ayrık tutulmuşlardır.
O halde davacıdan teminat istemeksizin, uyuşmazlığın esasının incelenmesi zorunludur. Buna rağmen davanın reddedilmesi usul ve kanuna aykırıdır.
Sonuç: Temyiz edilen kararın gösterilen sebeple (BOZULMASINA) 17. 1. 1978 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.