 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
2. Hukuk Dairesi
E: 1977/7041
K: 1977/7408
T: 27.10.1977
DAVA : (M.B.) ve arkadaşları ile (A.E.) ve arkadaşları arasındaki tenkis davasının yapılan muhakemesi sonunda davanın reddine dair verilen hüküm davacılar tarafından temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : 1- Yemin bir kimsenin zatından sadır olan hallerde söz konusu olur (HUMK 348). Olayda davalılar satış sözleşmelerinin tarafı olmadıkları için, taşınmazların gerçekte bağışladığı halde satış şeklinde gösterildiği yolunda yemine davet edilemezler. Bunlara yöneltilecek yemin, miras bırakanlarının bu yolda davranıp davranmadığını bilip bilmedikleri hakkında olabilir. Çünkü bir şeyi bilip bilmemek (zatından sadır olma) kapsamına girer. Bu bakımdan mahkemenin, yemin şeklini kanuni biçime getirmek üzere tarafı uyarmasında yanlışlık yoktur. Hakim, tarafları, kanuna uymayan şekilde yemin etmeye zorlamayamaz. Esasen böyle bir yemin yapılsa bile, hukuki sonuç doğurmaz. Onun için yemine yönelen temyiz itirazı yerinde değildir.
Davacı taraf bağışı delillerle ispat edemediğine ve yemin hakkını da kullanmamış duruma düştüğüne göre, satışın bedelli olduğunun kabulü gerekir. Ne varki sözleşmelerde yazılı satış bedelleriyle taşınmazların satış günündeki gerçek değerleri arasında aşırı fark bulunduğu takdirde bu yön, gizli bağış yolu ile saklı payı gidermek kastının objektif delili sayılır. Öyle ise bu çerçevede inceleme yapılarak, kastın var olup olmadığının değerlendirilmesi, sonucuna göre işlem yapılması gerekir. Hal böyle iken davanın red edilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır.
2- Taraflar ortak miras bırakanları ile davalıların miras bırakanlarının veraset belgelerinin ibraz ettirilmemiş olması da bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Temyiz edilen kararın gösterilen sebeple (BOZULMASINA), 27.10.1977 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.