 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E: 1977/1357
K: 1977/1650
T: 21.09.1977
DAVA : Taraflar arasındaki davanın (Karşıyaka 1. Asliye Hukuk Hakimliği)nce görülerek mahkeme ilamında belirtilen gerekçelere binaen verilen 19.4.1976 tarih ve 400/178 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Dava, eşyalar üzerine konulan ihtiyati haczin kaldırılması dileğine ilişkin olup yerel mahkemece istek doğrultusunda karar verilmiştir. Oysa, işin esasının incelenerek bu nitelikte karar verilebilmesi, mahkemenin görevli olmasına bağlıdır ki, yönün doğrudan doğruya (re'sen) gözönünde tutulması kamu düzeni gereğindendir.
Olaya ilişkin yasa, 6183 sayılı "Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanun"dur. Bu yasanın belirgin niteliği, yönetimsel (İdari) işlemler konusunda hükümlerin öngörülmüş bulunmasına ilişkindir. Genel mahkemelerin hangi durumlarda görevli sayılacakları ise, ayrık olarak düzenlenip belirlenmiştir. Örneğin, anılan Yasanın 24. maddesinde iptal davaları için genel mahkemeler görevli kılınmıştır. Bunun gibi, vergi borcu nedeniyle haczedilen malar için istihkak iddialarının genel mahkemelerde görüleceği 68. madde ile belirlenmiştir. Bu yasa hükmündeki istihkak iddiasına konu yapılacak mallara uygulanan haczin ihtiyati değil icrai niteliğinde bulunduğu ise, gerek hükmün taşıdığı açıklıktan ve gerekse bu yasadaki yerinden açıkça belli olmaktadır. Şöyle ki; 68. maddenin yer aldığı ikinci kısmın başlığı "Amme alacağının cebren tahsili"dir. 1. bölüm ise, "cebren tahsil ve takip esesları"na ilişkindir. Bu bölümde yer alan 62. maddede de haczin niteliği açıkça gösterilmiştir ki, burada ihtiyati haciz değil, icrai haciz söz konusudur. İşte genel mahkemeler, icrai haciz uygulanan mallar için ileri sürülecek iddialar yönünden görevli kılınmışlardır. Bir tedbir olan ihtiyati haczin uygulandığı mallar konusunda lieri sürülecek istihkakın iddiasının genel mahkemede görüleceğine ilişkin yasada bir hükme yer verilmiş değildir, 6183 sayılı Yasanın 15. maddesinin söyleminden, genel mahkemelerin görevli olduğu sonucu da çıkarılamaz. Öyle ki, 6183 sayılı Yasada, genel mahkemelerin görevleri ayrık olarak düzenlenmiş, istihkak iddialarına ilişkin görevli mahkeme 68. madde ile belirlenmiştir. Ayrık kuralların dar bir uygulama alanı bulmasının yanı sıra görev konusuda geniş yorum ilkesine de başvurulamaz.
Bütün bu açıklamalar, yönetimsel (idari) bir işlem niteliğinde bulunan ihtiyati haczin uygulanması durumunda, istihkak iddialarının genel mahkemelerde değil idare yerinde ileri sürülebileceğini, genel yargının görevli bulunmadığını ortaya koymaktadır.
Öyle ise, yerel mahkemece görevsizliğe ilişkin olarak karar verileceği yerde anlaşmazlığın esasının incelenmesi, bozmaya gerektirir.
SONUÇ : Yukarıda belirtilen nedenlerle hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, istek olursa temyiz peşi harcın davalıya iadesine, 21.9.1977 gününde oybirliği ile karar verildi.