 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1977/3452
K: 1977/4925
T: 08.11.1977
DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerden dolayı 6.180 lira 50 kuruşun davalılardan (G) den müstakilen ve 30.902 lira 50 kuruşunda (G) dahil bütün davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine ve fazla isteğin reddine ilişkin olarak verilen hükmün davalılardan (G) avukatı ve davacı avukatı tarafından da temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşuldu:
KARAR : 1 - ...............
2 - Davacı, davalı (G) ile davalıların ortak miras bırakan (H) nin 21.9.1964 günlü re'sen düzenlenmiş satış vadi sözleşmesiyle tapuda adlarına kayıtlı arsanın 1/26 payı ile buna tekabül eden 2 nolu dükkanın ve 2/26 payı ile buna tekabül eden 4 nolu dairenin satışını vadettiklerini, ancak sözleşmede kararlaştırılan bir yıllık süre içinde ferağını vermemeleri nedeniyle aleyhlerine tescil davası açtığını, davanın kabulüne karar verilip 2.11.1972 tarihinde tapuya tescil edildiğini ileri sürerek ferağın taahhüt edildiği tarihten tescil gününe kadar geçen 7 yıllık sürede dükkan ve dairenin kirasından mahrumiyet karşılığı 55.800 liranın ödetilmesini istemiştir.
Davalılar şahsi hak doğuran satış vadi sözleşmesine dayanılarak işgal tazminatı istenemiyeceğini, kaldıki ortada zamanaşımı bulunduğunu savunmuşlardır.
Mahkemece isteğin işgal tazminatı niteliğinde bulunduğu, kabul edilerek davanın açıldığı tarihe göre zamanaşımına uğramayan beş yıllık bölümünün ödetilmesine karar verilmiştir.
Oysa dava, alım - satım sözleşmesine dayanan kar yoksunluğu isteğine ilişkindir. Borçlar Kanunu'nun 125. maddesi hükmü uyarınca sözleşme ilişkisine dayanan bu kabil istekle on yıllık zamanaşımına tabidir. Satış vaadi sözleşmesi 21.9.1964 tarihli olup satıcılar bu sözleşmenin düzenlendiği tarihten itibaren bir yıl içinde ferağ vermeyi vadetmişlerdir. Tescil davası 6.7.1966 tarihinde açılmış 18.7.1972 gününde sonuçlanmış ve taşınmazlar 2.11.1972 tarihinde davacı adına tescil edilmiştir. 15.12.1972 gününde açılmış olan bu davada Kanun öngördüğü on yıllık zamanaşımı süresi dolmamıştır. O halde mahkemece bu yönler gözetilerek karar verilmesi gerekirken isteğin işgal tazminatı biçiminde nitelendirilmesi ve yazılı şekilde karar verilmiş olması bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın 2. bentte gösterilen nedenle BOZULMASINA ve peşin harcın istek halinde iadesine 8.11.1977 gününde oybirliğiyle karar verildi.