Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1977/769
K: 1977/1385
T: 22.03.1977
  • BORCUN ÖDENMESİNİ ENGELLEYEN ÖTEKİ NEDENLER
  • YATIRMA [TEVDİ] HAKKI
ÖZET: Borçlu gereği gibi incelemesine karşın alacaklının şahsındaki duraksama ve kuşkuyu giderememiş ve bu yüzden iki defa ödemede bulunmak tehlikesiyle ciddi biçimde karşı karşıya kalmışsa kendisi için yatırma [tevdi] hakkı doğmuş demektir.
(818 s. BK m. 91, 95)
Taraflar arasındaki davadan dolayı (Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi)nce verilen 18.6. 1976 tarih ve 230/137 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı avukatı tarafından istenmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği konuşulup düşünüldü
Davacı vekili, davalının İstanbul Levazım Amirliği'ne imal edeceği taban lastiği istihkakından 130.000 lira temlik ettiğini, istihkakın teminatı için 14.000 er liralık bonoların- müvekkiline ciro edildiğini, uzun müddet istihkak tahakkuk etmemiş ve temlik bedeli de ödenmediğinden bu bonolardan beş adedinin dava dışı Şahine ciro edildiğini, adı geçenin yaptığı icra takibine davalının itiraz ile takibi iptal ettirdiğini, davalı takibin İptalini talep ettiği zamanda 65.000 lira için Ankara 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 75/35 esas sayılı dosyasında tevdi mahalli tayinini istediğini ve bu bedelin bankaya yatırıldığını, temlikname sebebi ile ödenmesi gereken bu para müvekkiline ödenmediğinden mezkür meblağın ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 24. 12. 1975 günlü oturumdaki açıklamasında, bonoların iadesi halinde tevdi mahalline yatırılan paranın davacıya ödenmesine itirazları olmadığını, senetler iade edilmediğinden temlik bedeli ödenmediğini ileri sürmüştür.
Mahkemece, toplanan deliller ve 74/357 esas sayılı dosya münderecatına göre temliknamede kayıtlı ve tevdi mahalline yatırılan 130.000 liranın davacıya ödenmesine, vekalet ücreti ve masrafların davalıya yüklenmesine karar verilmiştir.
Hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Şüphesiz her borç eda edilmekle sakıt olmuş ve borçlu da borcundan kurtulmuş olur. Fakat bazı hallerde borçlunun ifaya hazır olmasına karşın borcun yerine getirilmesi, borçluya atfı kabil olmayan bir takım nedenlerle mümkün olmayabilir. Bu takdirde borçlu, tevdi hakkını kullanmak suretile borçtan beraat edebilir. Ancak, tevdi suretile borcun sukut etmesi için kanunda öngörülen koşulların gerçekleşmesi lazımdır. Aksi takdirde borçlunun tevdi hakkından bahsedilemez. Borç tevdi edilmiş olsa dahi borçlu, ademi ifanın doğurduğu zararlardan kendisini kurtaramaz.
2- BK.nun 95. maddesi hükmüne göre borcun ifasına engel olan hallerden biri de, alacaklının şahsında tereddüt hasıl olmasıdır. Ne var ki bu tereddüdün, borçlunun kusuru olmadan doğmuş olması lazımdır. Borçlu durumu layiki veçhile incelemiş buna rağmen alacaklının şahsındaki tereddüt ve şüpheyi giderememiş ve bu yüzden iki defa ödemede bulunmak tehlikesi ile ciddi şekilde karşı karşıya kalmış ise, kendisi için tevdi hakkı doğmuş demektir.
3- Olayımızda, davalının bonolardan mütevellit borcunun temlik ile ödeneceği kararlaştırılmış ve protokol ile yeni vadeler saptanmıştır. Mevcut bonolar ise temlikin teminatı olarak davacı yedinde bırakılmıştır. Hal böyle iken ve anlaşma uyarınca temlik konusu istihkakların tahakkukunu beklemek icap ederken, davacının sözleşme hilafına hareketle bonoları bir başkasına ciro ettiği ve onun da davalı aleyhine takibe geçtiği anlaşılmaktadır. Böylece davalı ortada tek bir borç bulunmasına rağmen temlik nedenile davacıya ve bonolardan dolayı da hamil üçüncü şahsa karşı borçlu durumuna düşürülmüştür. Bir başka deyişle, davalının kusuru olmaksızın ödemenin kime yapılacağı hususunda tereddüt olmuş ve davalı, iki defa ödemede bulunma tehlikesi ile karşı karşıya getirilmiştir. Bu durumda, elbetteki davalı borçlunun mahkemeden tevdi yeri tayini istemeye hakkı olacaktır. Nitekim davalı bu hakkını kullanmış ve parayı mahkemenin tayin ettiği yere tevdi eylemiştir. Böylece BK.nun 95. maddesi yollaması ile aynı Kanunun 91. maddesi uyarınca davalı borcundan beraat etmiştir.
4- Tevdiden maksat, paranın gerçek alacaklıya ödenmesini sağlamaktır. Bu nedenle parayı muhafaza etmek üzere kabul eden kimse (müstesnada) parayı ödemek için ya ilgililerin rızasını almak, ya da alacaklının kim olduğunu gösteren mahkeme ilamının kendisine ibrazını istemek durumundadır. İşte davacı alacaklının davalı borçluyu hasım göstererek böyle bir dava açması bu zorunluluktan ileri gelmiştir. Buna da davacı sebebiyet vermiştir. Şu halde tevdi ile borçtan kurtulan davalının, açılmasına sebebiyet vermediği bir davadan dolayı ücreti vekalet ve yargılama giderleri ile mahkum edilmesi doğru değildir.
5- Diğer taraftan alacağın tahsiline hükmedilebilmek için kural olarak borcu doğuran bonoların ibrazı gerekir. Kaldıki 9 Eylül 1974 tarihli protokolda da bu husus taraflarca nazara alınmış ve bonoların (bonolarda borçlu görünen) Nurettine iade edileceği kararlaştırılmıştır. Bu itibarla mahkemece bu hususun araştırılmamış olması da doğru görülmemiştir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA) ve 1400 lira duruşma vekillik ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine ve ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine 22.3.1977 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06
  • Kısmi Kabul ve Kısmi Red Kararından Sonra 3/4 oranından indirimli icra vekalet ücreti 
  • 26.04.2025 09:11


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini