 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E: 1976/7-173
K: 1976/183
T: 05.04.1976
- KAÇAKÇILIK
- BİLİRKİŞİ AÇIKLAMASI
ÖZET: Sanığın dükkanında yakalanan eşyaların yurda bağışık (Muaf) olarak veya gümrüğü ödenerek getirilen mallardan bulunduğunu bildiren bilirkişi açıklaması hükme yeterli değildir. Bu açıklamayı doğrulayan belgelerin de bulunması gerekir.
(1918 s. Kaçakçılık K. 6829 ile değişik m. 27/2)
Kaçakçılıktan sanık (E) nin yapılan yargılanması sonunda: beraatine ilişkin (Mersin 1. Ağır Ceza Mahkemesi) nden verilen 12.5.1975 günlü hüküm, katılan hazinenin temyizi üzerine Yargıtay 7. Ceza Dairesince incelenerek 16/9/1975 gün ve 6175/5942 sayılı ilamiyle bozulup yerine geri çevrilmiştir.
İlk hükümde direnmeyi kapsayan 26.11.1975 günlü son hükmün Yargıtay'ca incelenmesi katılan vekili tarafından istenilmiş koşulu da yerine getirilmiş olduğundan dosya C. Başkanlığının hükmün bozulması istemini bildiren 24.3.1976 gün ve 7/2571 sayılı tebliğnamesiyle 1. Başkanlığa gönderilmekle Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
Kaçakçılıktan sanık (E) hakkında verilen beraat hükmünü özel daire; suç konusu ecnebi menşeli eşyaların yurda muafen veya gümrük vergisi ödenmek suretiyle ithal edildikleri hususunda hiç bir delil bulunmadığı halde yazılı şekilde beraate karar verilmesi isabetsizliğinden bozmuş ve mahkeme ise; Türk parası kıymetini koruma hakkındaki 17 sayılı kararnameye gören çıkarılan 7 seri ve 847 144 numaralı Maliye Bakanlığı tebliğlerinden ve bilirkişi açıklamasından bahisle önceki hükümde direnmiştir.
Direnme kararında sözü edilen 144 sayılı tebliğin sanığın eylemiyle bir ilişkisi olmayıp ve tebliğ şartlarına uygun olmayarak yolcu beraberinde yurda getirilen ve bu nedenle gümrükte ahkonulan maddelerin tasfiyeleriyle ilgilidir.
Bilirkişinin sanığın dükkanında yakalanan eşyaların yurda muafen veya gümrüğü ödenerek getirilen mallardan bulunduğunu gösteren açıklaması, suçluluğu ortadan kaldıramaz.
Bu açıklamayı doğrulayan muafiyet uygulandığına veya gümrüm ödendiğine ilişkin belgelerin de bulunması ve eşyaların kaçakçılık yoluyla değil, normal şekilde yurda getirildiğinin kanıtlanması gerekir.
Bu itibarla müdahilin temyiz itirazının kabulüyle direnme hükmünün bozulmasına karar verilmelidir.
Çoğunluk görüşüne katılmayan bir üye ise; mahkemenin direnme kararındaki gerekçesine göre onanmaya karar verilmesini istemiştir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle direnme hükmünün istek gibi (BOZULMASINA), depo parasının geri verilmesine 5.4.1976 gününde üçte ikiyi geçen çoğunlukla karar verildi.